Muhdesatı terkin

Başlatan Deniz034, 20 Ekim 2017, 21:17:37

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

avatar_Deniz034

YARGITAY
14. Hukuk Dairesi 2009/2103 E.N , 2009/3475 K.N.

İlgili Kavramlar

BEYANLAR HANESİ
MUHTESAT
TAPU KÜTÜĞÜ
TERKİN

Özet
ARAZİ SAHİBİNİN MÜLKİYET HAKKINI İLERİ SÜREREK MUHDESAT BEDELİNİ HAK SAHİBİNE ÖDEMESİ KOŞULUYLA MAHKEMEDEN TERKİN TALEBİNDE BULUNMASI MÜMKÜNDÜR. ANCAK, TESPİT EDİLEN BEDELİN HÜKÜMDEN ÖNCE DEPO ETTİRİLMESİ GEREKİR.


İçtihat Metni

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.11.2006 gününde verilen dilekçe ile beyanlar hanesindeki muhdesat belirtmesinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.04.2008 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Davacı, 210 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde davalıya ait 8 adet zeytin ağacı bulunduğunu, bu hususta tapunun beyanlar hanesinde kayıt olduğunu, başkasına ait ağaçların taşınmazın kullanımını sınırladığını ileri sürerek tapudaki kaydın terkinini istemiştir.

Davalı, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, beyanlar hanesindeki muhdesat kaydının terkini isteğine ilişkindir.

22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere, Eşya Hukukunda "muhdesat" kavramından bir arazi üzerinde arzın malikinden başkasına veya bir paydaşa ait yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak sağlamaz. Muhdesat sahibinin hakkı sadece şahsi bir haktır. Bu hakkın hukuki mahiyeti ve nasıl kullanılacağı Türk Medeni Kanunu'nun 722, 724 ve 729. maddelerinde açıklanmıştır.

Bir kişi lehine muhdesatın tespitine ve bunun kütüğün beyanlar hanesine yazılmasına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/2. maddesi imkan sağlamaktadır. Anılan hüküm uyarınca; 'Taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir."

Bu tür bir hakkın zemin üzerindeki binanın veya ağaçların yok olması bibi bazı nedenlerle ortadan kalkacağı kuşkusuzdur. Diğer taraftan, Türk Medeni Kanunu'nun 1012. maddesi hükmü gereğince kaydın terkini kütükte hak sahibi görünen bütün ilgililerin rızasına bağlı olarak da yapılabilir.

Bu tür bir belirtme Türk Medeni Kanunu'nun 684. maddesine sınırlama getirerek muhdesat konusu ile arazinin bütünleşmesine engel olacağından, arazi sahibinin mülkiyet hakkını ileri sürerek ve muhdesat bedelini hak sahibine ödemesi suretiyle mahkemeden terkin talebinde bulunması olanaklıdır. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, keşfen bilirkişilere belirtme konusu hakkın dava tarihindeki rayiç değerini hesaplattırmak, bulunacak bedeli davacıya depo ettirmek, birlikte ifa suretiyle tapu sicilinde davalı lehine yapılan belirtmeyi terkin etmek olmalıdır.

Somut olaya gelince; davacı da mülkiyet hakkına sınırlama getirdiğini i eri sürerek dava konusu ağaçların kayıttan terkinini ileri sürmüş, mahkeme ağaç bedellerini tespit ederek karar kesinleştiğinde ödenmek üzere kaydın terkinine karar vermiştir. Mahkemece, bedel tespit edilerek terkin kararı verilmesinde bir usulsüzlük yok ise de, tespit edilen bedelin hükümden önce depo ettirilmemesi doğru görülmediğinden kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün (BOZULMASINA), peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 19.03.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
''Adalet suçu suçluyu değil, sonuna kadar masumiyeti aramaktır''

Benzer Konular (1)