YETKİ SÖZLEŞMESİ

Başlatan By-leyl-i Lal, 04 Temmuz 2015, 14:19:19

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

avatar_By-leyl-i Lal
Bir davaya yer itibariyle bakma iktidarına sahip mahkemeye "yetkili mahkeme", bu hususu düzenleyen kurallara da "yetki kuralları" adı verilir (Alangoya/Yıldırım/Deren Yıldırım; Medeni Usul Hukuku Esasları, İstanbul 2009, s. 83; Pekcanıtez/Atalay/Özekes; Medeni Usul Hukuku, Ankara, 2009, s. 114).

Her mahkemenin yargı yetkisi, belli bir coğrafi bölge ile sınırlıdır; buna o mahkemenin "yargı çevresi" denir. Bu yargı çevresinin sınırları, idari teşkilat sınırlarına göre belirlenir. Asliye ve sulh mahkemesinin yargı çevresi, bulunduğu ilçenin veya il merkezindekiler için merkez ilçenin sınırları içinde kalan bölgeyle sınırlıdır (Kuru/ Arslan/ Yılmaz; Medeni Usul Hukuku, Ankara,1995, s. 137).

1982 Anayasasının 142. maddesine göre, mahkemelerin yetkilerinin kanunla düzenleneceği belirtilmiş; 37/1. maddesinde ise, hiç kimse, kanunen tabi olduğu (kanunla yetkili kılınan) mahkemeden başka bir mahkeme önüne çıkarılamayacağı teminat altına alınmıştır. Bu nedenle, bir tüzük veya yönetmelik hükmü ile yetki kuralı konulamayacağı gibi, davalı kıyas yoluyla kanunen yetkili olan mahkemeden başka bir mahkeme önünde kendisini savunmaya zorlanamayacaktır (Kuru/ Arslan/ Yılmaz; a.g.e, s. 138).

Yetki kuralları, bütün davalar ve bazı davalar için olmak üzere ikiye ayrılır. Bunlardan kural olarak bütün davalar için uygulanan yetki kuralına, "genel yetki kuralı" ve bu mahkemeye de "genel yetkili mahkeme" denilmektedir.
Genel yetkili mahkeme, davalının ikametgâhındaki mahkemedir. Yani her dava, (kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça) açıldığı tarihte davalının (Medeni Kanun gereğince) ikametgahı sayılan yer mahkemesinde görülür (Kuru/Arslan/Yılmaz; a.g.e. s. 138; Pekcanıtez/ Atalay/Özekes: a.g.e, s. 114).

Nitekim belirtilen ilke, mülga 1086 sayılı HUMK'nun 9.maddesinin 1. fıkrasının 1. cümlesinde aynen; "Her dava, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça açıldığı tarihte davalının Türk Kanunu Medenisi (01.01.2002 tarihinden itibaren 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu) gereğince ikametgâhı sayılan yer mahkemesinde görülür" şeklinde ifade edilmiştir. (Aynı ilke 6100 sayılı HMK'nın 6.maddesinde düzenlenmiştir.)

Bundan başka, bazı davalar için davalının ikametgâhı mahkemesinin yanında, başka yer mahkemeleri de yetkili kılınmıştır. Örneğin sözleşmeden doğan davalarda, sözleşmenin yerine getirileceği yerdeki mahkeme de yetkilidir (mülga HUMK. m.10 ve HMK. m.10). İşte, bazı dava veya dava çeşitleri için kabul edilen istisnai nitelikteki yetki kurallarına da "özel yetki kuralları" denir.

Kural olarak, özel yetki, genel yetkiyi kaldırmaz, yani onunla birlikte uygulanır. Bu durumda davacı, isterse genel yetkili (davalının ikametgâhındaki) mahkemede, dilerse özel yetkili (sözleşmeden doğan davalarda sözleşmenin yerine getirileceği yerdeki) mahkemede davasını açabilir.

Fakat istisnai olarak, bazı davaların mutlaka belli bir yer mahkemesinde açılması kanunla öngörülmüştür ki, bu halde kesin yetki söz konusudur. Örneğin; gayrimenkulün aynına ilişkin davalar, yalnız gayrimenkulün bulunduğu yerde açılabilir (mülga HUMK. m.13 ve HMK. m. 12); davalının ikametgahı mahkemesinde açılamaz. Bu hallerde (kesin yetki hallerinde), genel yetki kaldırılmış olup, dava yalnız bu özel (ve kesin) yetkili mahkemede açılabilir (Kuru/ Arslan/ Yılmaz; a.g.e, s. 138).

Diğer taraftan; İcra dairesinin yetkisi hakkındaki kurallar kesin yetki kuralı olmadığından, icra dairesinin yetkisi hakkında da yetki sözleşmesi yapılabilir.

Taraflar arasında yapılmış yetki sözleşmesinde mahkemeden söz edilmiş ise, bu ifadenin icra dairelerini de kapsayıp kapsamadığı doktrinde tartışmalı ise de Yargıtay genellikle, bu kayıtların icra dairesini de kapsadığını kabul etmektedir. Zira uyuşmazlığın çözümü için yapılan yetki sözleşmesi sadece mahkemeden karar alınmasını değil, karardan önce veya sonra başvurulacak cebrî icrayı da kapsar (Pekcanıtez/Atalay/ Sungurtekin Özkan/ Özekes; İcra ve İflas Hukuku, Ankara, 2013 s.176).
Gülüşlerim yüregimin sessiz cıglıklarının imzasıdır..Elinde ne varsa hayata dair,ötesi hiçbir şey ya da vesair...Hani demiş ya şair: Mutluluğu sende bulan senindir; ötesi misafir...
BY-KA-DE-ME

Benzer Konular (4)