Varlık Yönetim A.Ş.'lerin Haciz Alacaklısı Olduğu Dosyalarda da KDV İstisnasının Uygulanması

Başlatan Özgür KOCA, 04 Nisan 2016, 18:16:51

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

avatar_Özgür KOCA
T.C.
YARGITAY                                 
12. Hukuk Dairesi                                              
                                                                       
ESAS NO   : 2014/1029
KARAR NO: 2014/3158

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bolu İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ     : 16/12/2013
NUMARASI: 2013/346-2013/584
DAVACI   : ALACAKLI:Girişim Varlık Yönetim A.Ş.
DAVALI   : -

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklı varlık yönetim şirketi tarafından borçlu aleyhinde başlatılan ilamsız icra takibinde; borçlu adına kayıtlı aracın, alacağa mahsuben varlık yönetim şirketine 18/06/2013 tarihinde ihale edildiği, alacaklı vekiline ihale bedelini yatırmak üzere yedi günlük süre verildiği, alacaklı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda; yasa gereği müvekkili varlık yönetim şirketinin anılan ihale nedeniyle KDV uygulamasından muaf olduğunu bildirerek KDV alınmamasına yönelik talebinin reddine ve ihale bedelinin süresinde yatırılmamış olması gerekçesiyle satışın düşürülmesine ilişkin 26/06/2013 tarihli icra müdürlüğü kararının kaldırılmasını talep ettiği; mahkemece, 3065 sayılı KDV Kanunu'nda yer alan istisnanın her borçtan dolayı yapılan satışlarda uygulanamayacak olup takibe konu alacağın rehinle veya ipotekle teminat altına alınan alacaklardan olmadığı, alacaklının bahsi geçen yasa hükmünde yer alan istisnadan takibe konu alacak bakımından yararlanamayacağı gerekçesiyle KDV alınmasına yönelik şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 1. maddesinde; "Türkiye'de yapılan aşağıdaki işlemler Katma Değer Vergisine tâbidir" hükmü yer almaktadır. Aynı Kanun'un 1. maddesinin (d) bendinde, müzayede mahallerinde ve gümrük depolarında yapılan satışların Katma Değer Vergisine tâbi olduğu hükme bağlanmış olup 19. maddenin birinci bendinde ise; "Diğer kanunlardaki vergi muafiyet ve istisna hükümleri bu vergi bakımından geçersizdir. Katma değer vergisine ilişkin istisna ve muafiyetler ancak bu Kanuna hüküm eklenmek veya bu Kanunda değişiklik yapılmak suretiyle düzenlenir" hükmü öngörülmüştür.Yasa koyucu Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 11. ve sonraki maddelerinde, kanunun 1. maddesine göre KDV'den sorumlu olanlarla ilgili olarak bazı hallerde muafiyete ilişkin düzenlemeler getirmiştir.

Katma Değer Vergisi Kanunu'nun "Sosyal ve Askeri Amaçlı İstisnalarla Diğer İstisnalar" başlıklı 17/4. maddesinin (l) bendi ile; "30/01/2002 tarihli ve 4743 sayılı Kanun hükümlerine göre kurulan varlık yönetim şirketlerinin bankalar, özel finans kurumları ve diğer mali kurumlardan devraldığı alacakların tahsili amacıyla bu alacakların teminatını oluşturan mal ve hakların (müzayede mahallinde satışı dahil) teslimi ile aynı Kanuna göre finansal yeniden yapılandırma çerçeve anlaşmaları hükümleri kapsamında yeniden yapılandırılan borçların ödenmemesi nedeniyle bu borçların teminatını oluşturan mal ve hakların (müzayede mahallinde satışı dahil) teslimi" istisna kapsamında tutulmuştur. Bu yasa hükmüne göre, alacaklı varlık yönetim şirketi, alacağına karşılık borçluya ait aracı cebri icra yolu ile alması halinde Katma Değer Vergisi'nden istisna olacaktır.

Somut olayda, alacaklı varlık yönetim şirketi, borçlu aleyhinde başlattığı takip sırasında yapılan ihalede borçluya ait aracı alacağına mahsuben aldığına göre; Katma Değer Vergisi'ndan istisna tutulması gerekir. 

O halde mahkemece; şikayetçi şirketin Katma Değer Vergisi'nden 3065 sayılı Kanun gereğince istisna tutulması sebebiyle icra müdürlüğü kararının iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının  temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Hepsihukuk: Mobil Hesapmatik: Profesyonel hesaplamalar ve içtihat programı

İcra HesapMax: Masaüstü Bilgisayarlar için Hesap Programı

avatar_rambetiko
bu kararda sıkıntı yok mu? alacağın teminatını oluşturan bir mal değil ki niye böyle geniş tutulmuş? gözden mi kaçtı acaa? kaçak karar yani :)

özgür müdürüm bi mesaj yazmıştım size gördünüz mü onu acaba?

Benzer Konular (10)

1127

Yanıtlar: 9
Gösterim: 16654