Tarım arazileri Bakanlıkça belirlenen büyüklüklerin altında ifraz edilemez, hisselendirilemez.

Başlatan Deniz034, 24 Ekim 2020, 21:47:14

« önceki - sonraki »
avatar_Deniz034
14. Hukuk Dairesi         2016/8540 E.  ,  2019/6427 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04/09/2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12/01/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalılardan ...'in davacıya olan borcundan dolayı ...İcra Müdürlüğü'nün 2011/20 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, borçlunun tapu kayıt maliki olduğu 9 adet taşınmazda borçlunun hissesine alacak nedeniyle haciz konulduğunu ve icra mahkemesinden iş bu davayı açmak üzere yetki verildiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bir kısım davalılar, taşınmazın satılarak hisselerine düşen payı almak istediklerini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 360, 366, 387, 392, 421 parsel, 104 ada 10 ve 12 parsel, 105 ada 3 parsel ve 410 ada 5 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir.
1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, dava konusu 104 ada 12 parsel sayılı taşınmaz yönünden verilen mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün bu parsel yönünden ONANMASINA,
2-Dava konusu 360, 366, 387, 392, 421 parsel, 104 ada 10 parsel, 105 ada 3 parsel ve 410 ada 5 parsel sayılı taşınmazlar yönünden temyiz itirazlarına gelince;
5578 Sayılı Kanunla değiştirilen 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8. maddesi gereğince bölünemez büyüklükteki tarım arazilerinin mirasa konu olmaları ve üzerlerinde her ne sebeple gerçekleşmiş olursa olsun birlikte mülkiyetin mevcut olması durumunda bu arazilerin ifraz edilemeyeceği, payların 3. şahıslara satılamayacağı, devredilemeyeceği hükmü mevcutken, 5403 sayılı Kanunun 8. maddesinde 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanunun 4. maddesi ile yapılan ve 15.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle "Tarım arazileri Bakanlıkça belirlenen büyüklüklerin altında ifraz edilemez, hisselendirilemez. Hazine taşınmazlarının satış işlemleri hariç olmak üzere pay ve paydaş adedi artırılamaz...." şeklinde düzenleme yapıldığından artık asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de payın üçüncü şahıslara satışı ve devri mümkün hale gelmiştir.
Bu durum kanun değişikliğinden kaynaklandığından usuli kazanılmış hak da oluşturmaz.
Somut olaya gelince; davaya konu 360, 366, 387, 392, 421 parsel, 104 ada 10 parsel, 105 ada 3 parsel ve 410 ada 5 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında yapılan incelemede davalı borçlu ...'in paylı malik durumunda olduğu görülmektedir. Yukarıda bahsedilen yasal değişiklik sonunda alacaklı tarafından borçlunun haczedilen payının doğrudan icra yolu ile satışı mümkün hale geldiğinden alacaklının 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi gereğince İcra Hukuk Mahkemesinden yetki alarak dava konusu taşınmaz yönünden ortaklığın giderilmesi davası açmasında hukuki yararı bulunmamaktadır.
Mahkemece, davaya konu 360, 366, 387, 392, 421 parsel, 104 ada 10 parsel, 105 ada 3 parsel ve 410 ada 5 parsel taşınmazlar yönünden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1-h. maddesinde düzenlenen hukuki yarar yokluğu sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) No'lu bentte açıklanan nedenlerle; davalı ...'in 104 ada 12 parsel sayılı taşınmaz yönünden temyiz itirazlarının reddi ile bu parsel yönünden hükmün ONANMASINA; taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın % 011,38 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 29,20TL'nin mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenlerden davalı ...'e yükletilmesine, (2) No'lu bentte açıklanan nedenlerle; 360, 366, 387, 392, 421 parsel, 104 ada 10 parsel, 105 ada 3 parsel ve 410 ada 5 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davalı ...'in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 09.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
''Adalet suçu suçluyu değil, sonuna kadar masumiyeti aramaktır''

Benzer Konular (10)