Tüketici kredisi hesabın kat edilmesi muacceliyet şartına girer mi

Başlatan damiler, 27 Nisan 2017, 00:23:42

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

D
Ben Samsunda 2013'de konut finansman kredimi öderken Z.Bankası, kredi hesabıma yatırdığım iki adet taksidi benim bilgim dışında aynı bankanın farklı subesinde bulunan kredi kartıma 1. ay 19 gün sonra krediden düşmeden virman etti. Banka müdürü ödediğimiz iki taksidi benden yine talep etti ve ben ödemeyince bana 03/09/2013 de noterden 1 hafta içinde tüm borcun ödemesini içeren kat ihtarı gönderildi. 12/09/2013'de bana tebliğ edildi ve muacceliyet ihtarı yapılmadan, 19/09/2013'e kadar vadesi gelmeyen tüm borcu ödemem istendi.

1) 2012'de banka bana muacceliyet ihtarı cektiğini belirtmiş ama usulsuz olduğu bilirkişi raporu ve tebliğ kayıtlarıyla açıklanmıştır.
2) Dava konusu kredi sözleşmesinde, muacceliyet şartı olarak en az iki taksidin ödenmemesi halinde bankanın borcun tamamını muaccel kılmaya ve ihbar tarihinden itibaren 1 ay içinde borcun ödenmesini talep etmeye yetkilidir denilmiştir. Fakat, bizden tüm borc 7 gün içinde ödenilmesi istenilmiştir.
3) Ayrıca banka, dava konusu sözleşmelerde, Gümrük ve Ticaret Bakanlığından ceza aldığı için bizim sözleşmedeki takas, virman, hesaptan tahsil yetkisi vs., haksız olduğundan hükümsüz ilan etti. Bunu da yerel mahkeme karar verdikten sonra öğrendim. Haksız şartlar https://www.ziraatbank.com.tr/tr/Ban...izSartlar.aspx  bölümünde habersiz hesaptan tahsilat yapılamayacağı da belirtilmektedir.
4) Bilirkişi önce muacceliyet ihtarının bana tebliğ edilmediği için usulsuz olduğunu borcun tamamının istenmeyeceğini belirtmiştir.
5) Ben bu rapora 2 adet ödenmiş kredi taksidi, hesaba ve dikkate alınmadığı için itiraz ettim. Bilirkişiden ek rapor istendi ve ek raporda,

YARGITAY 19. Hukuk Dairesi
ESAS: 2001/7820
KARAR: 2002/2283
Davacı bankanın hesabın katına ilişkin 27.4.1998 tarihli 04314 nolu ihtarının, ipotek veren Birgün M.'e tebliğ edilmediği anlaşılmakta ise de, adı geçenin bu bildirime karşı 1.5.1998 tarih ve 09017 Sayılı cevabi ihtarname ile karşılık verdiği görülmektedir. Bu durumda mahkemece, muacceliyet ihbarının muhatabına ulaşmış olduğunun kabulü gerekir. Bu yön gözetilmeden, adı geçen yönünden davanın reddine karar verilmesi isabetli görülmemiştir.

denilerek borcun tamamı muaccel olmuştur denildi. Mahkemede bu rapora dayanarak, sözleşmede geçen en az iki taksidin ödenmemesi halinde bankanın borcun tamamını muaccel kılmaya ve ihbar tarihinden itibaren 1 ay içinde borcun ödenmesini talep etmeye yetkilidir diyerek borcun tamamı muaccel olmuştur demiştir. Yukarıdaki karar 4077 sayılı kanun çıkmadan önce verilmiş, tüketiciyi bağlamayan bir karardır. Tüketici kredilerine bakan daire muacceliyet ihtarı yapılmadan borcun muaccel olmayacağını söylemektedir.

T.C
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO.2013/23653
KARAR NO.2014/4394
KARAR TARİHİ.19,2.2014
KARAR
Davacı, davalı bankadan konut kredisi kullandığını, kredi taksitlerinden ikisini ödeyemediğini, davalı bankanın bunun üzerine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlattığını, ödemediği taksitleri ödemek istediğini ancak bankanın kabul etmediğini beyan ederek hakkında başlatılan icra takibinin iptali ile satış işleminin durdurulmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

Davalı, davacının borcunu ödememesi üzerine muacceliyet ihtarında bulunup 1 aylık ödeme süresi verdiklerini ancak davacının buna rağmen borcunu ödemediğini beyan ederek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, davalı bankadan konut kredisi kullandığını, iki taksidin ödenmemesi üzerine bankanın tüm alacağını talep ettiğini ve ödeyemeyince de hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını beyan ederek takibinin iptali ile satış işleminin durdurulmasına karar verilmesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 10'uncu maddesinde muacceliyet için tüketicinin birbirini izleyen en az iki taksiti ödemede temerrüde düşmesinin yanında en az bir haftalık süre verilerek muacceliyet uyarısında bulunulması gerektiğine ilişkin düzenleme getirilmiştir.

Davalı banka tarafından davacıya 25.1.2012 tarihinde gönderilen ihtarname ile davacının ödemekte temerrüde düştüğü aylara ilişkin taksit tutarlarının ödenmesi istenmemiş, bakiye tüm alacağın verilen süre içerisinde ödenmesi istenilerek hesabın kat edileceği ihtarında bulunulmuş olup, söz konusu ihtarname yasadaki şartları taşımamaktadır. 4077 sayılı yasanın 10. maddesini değiştiren 4822 sayılı yasa 06.03.2003 tarihinde kabul edilmiş olup usulüne uygun çekilmeyen ihtar ile davacının temerrüde düştüğünden bahsedilemez. Dolayısıyla çekilen ihtar hüküm doğurmaz. O halde vadesi gelmeyen taksitlerin muaccel olduğu kabul edilemez. Davalı ancak muaccel olan alacaklarını isteyebilir. Hal böyle olunca mahkemece taraflardan bu konuya ilişkin delilleri sorulup, davacının takip tarihine kadar ödemediği taksitleri belirlenerek belirlenen bu miktar üzerinden borçlu olduğunun, bakiye borçtan sorumlu olmadığının tespine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 19,2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi

Muacceliyet ihtarı gönderilmeden ve sözleşmedeki borcu 1 ay içinde talep etmeye yetkilidir demesine rağmen 1 hafta içinde hesap kat edilerek tüm borcun talep edilmesi hukuka aykırı değil midir. Dosyayı temyiz ettim. Haksız şartları ve diğer hususları ek beyanla yargıtaya yeni gönderdim. Dava hala Yargıtayda ve arşivde görünüyor. Şimdi ipotek için satış işlemleri başladı. Kalan tutar 54 bin TL idi ve banka 75 bin TL'ye kapatalım diyor. Menfi tespit davası açarsam bu davayı kazanabilirmiyim. Yoksa parayı ödeyeyim mi.

Benzer Konular (10)

474

Yanıtlar: 0
Gösterim: 11602