İİK' nun 89. Maddesindeki Prosedür Tamamlanmadan Paranın İstenemeyeceği

Başlatan Özgür KOCA, 30 Eylül 2015, 18:14:10

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

avatar_Özgür KOCA
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi           

           
ESAS NO   : 2015/4158
KARAR NO: 2015/11616   


Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 20.11.2014 tarih, 25181/27884 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki şikayetçi üçüncü kişi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi E.Ö. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklı tarafından başlatılan bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, üçüncü kişi Vakıkbank'a İİK 89/1 maddesi gereğince gönderilen birinci haciz ihbarnamesi üzerine, üçüncü kişinin, borçlunun hesabında 10.665.-TL bulunduğu, bu miktar üzerine haciz konulduğunu bildirdiği, bu cevap üzerine icra müdürlüğünce haciz koyulan paranın dosyaya gönderilmesinin istendiği, üçüncü kişi vekilinin bu karara karşı icra mahkemesine müracaat ile para üzerinde kendilerinin hapis, rehin hakkı bulunduğu, 1. haciz ihbarnamesine verilen cevapta bu hususun sehven bildirilmediği, müvekkil bankaya 2. haciz ihbarnamesi gönderilmeden paranın istenmesinin usulsüz olduğu iddiasıyla şikayette bulunduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İİK'nun 89/3. maddesi uyarınca "Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmezse, mal yedinde veya borç zimmetinde sayılır ve kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, bu nedenle de malın yedinde veya borcun zimmetinde sayıldığı ikinci bir ihbarname ile bildirilir. Bu ikinci ihbarnamede ayrıca, üçüncü şahsın ihbarnamenin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ikinci fıkrada belirtilen sebeplerle itirazda bulunması, itirazda bulunmadığı takdirde zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmesi istenir. İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir..."

Bu durumda 3. kişi Vakıfbank'a gönderilen haciz ihbarnamesinin sonuç doğurabilmesi için İİK' nun 89. maddesindeki prosedürün tamamlanması gerekmekte olup anılan maddedeki prosedür tamamlanmadan borcun üçüncü kişinin zimmetinde sayılması ve paranın gönderilmesinin istenmesi  mümkün değildir.

O halde, mahkemece 3. kişinin şikayetinin İİK'nun 89. maddesindeki prosedür  tamamlanmadığından kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla, şikayetçinin karar düzeltme isteminin kabulü yoluna gidilmiştir.

SONUÇ : Şikayetçi üçüncü kişinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 20.11.2014 tarih ve 2014/ 25181 E. - 2014/ 27884 K. sayılı onama kararının kaldırılmasına, Konya 2. İcra Hukuk Mahkemesi' nin 22.11.2013 tarih ve 2013/ 1164 E. - 1188 K. sayılı kararının  yukarıda yazılı gerekçelerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Hepsihukuk: Mobil Hesapmatik: Profesyonel hesaplamalar ve içtihat programı

İcra HesapMax: Masaüstü Bilgisayarlar için Hesap Programı

avatar_Deniz034
        T.C.
     YARGITAY
   12. Hukuk Dairesi

ESAS NO   : 2006/12338
KARAR NO: 2006/15074   
Şikayet

       ]Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki 3.kişi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
3.kişi şikayetçi bankaya 25.10.2005 tarihinde tebliğ olunan 89/1 haciz müzekkeresine yasal süresi içerisinde ilgili bankaca itiraz olunmadığı gibi, paranın bloke edildiği de ayrıca bildirilmiştir. Bu durumda, 4949 sayılı yasa ile değişik İİK'nun 89/3. maddesi gereğince 3.şahsa usulüne uygun 89/2 haciz ihbarnamesi gönderilmesi gerekeceğinden bu haciz ihbarnamesine de süresinde itiraz edilmemesi halinde zimmetinde sayılan borcun ödenmesi için 3.kez icra dairesince bildirim yapılması zorunlu olduğundan icra mahkemesince yasanın emredici kurallarına uyulmayarak birinci haciz ihbarnamesinin tebliğinden sonra muhtıra ile paranın icra dairesine gönderilmesini isteyen icra müdürlüğünün işleminin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi yolunda hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ :3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 07.07.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. [/center] [/center] [/center] [/center]
''Adalet suçu suçluyu değil, sonuna kadar masumiyeti aramaktır''

avatar_Özgür KOCA
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
                                                                           

ESAS NO   : 2018/4641
KARAR NO   : 2018/10720   


Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Kiraz Koyuncu Ceylan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Borçlunun üçüncü kişi bankadaki mevduat alacağı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 106/2. maddesi gereğince menkul hükmündedir. Bankadaki mevduat, menkul haczi gibi icra müdürlüğünce bankaya yazılacak yazı ile haczedilebileceği gibi (HGK'nin 01.12.1999 tarihli ve 1999/12-1003/1017 sayılı kararı), İİK'nin 89. maddesindeki uygun olarak düzenlenen haciz ihbarnamesi ile de haczedilebilir. Bu takdirde İİK'nin 89. ve bunu izleyen maddelerde yazılı hukuki sonuçlar doğar. İİK'nin 89. maddesindeki koşulları taşımayan haciz yazısı gönderilmesi halinde, anılan maddedeki sonuçlar doğmaz ve borç bankanın zimmetinde sayılmaz.

İİK'nin 89. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişi bankanın, borçluya ait mevduat hesabı üzerinde rehin hakkının olduğunu ileri sürmesi, itiraz niteliğinde olup, alacaklı İİK'nin 89/4. maddesi uyarınca üçüncü kişinin cevabının aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü kişinin İİK'nin 338/1. maddesi hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir (HGK'nin 28.3.2012 tarihli ve 2011/12-849-242 sayılı kararı).

Somut olayda, bankalara 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiği, bankalar tarafından yasal süresi içerisinde ayrıntılı olarak verilen cevapta, şube nezdinde bulunan, borçlu/borçlulara ait bir kısım hesaplar üzerine kendilerinin rehin, hapis ve takas mahsup haklarından sonra gelmek kaydı ile haciz şerhinin işlendiği ve yine bir kısım hesaplar üzerinde başkaca hacizler bulunduğu, bu hacizlerden sonra gelmek üzere haczin işlendiğinin bildirildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, şikayetçi bankanın 89. madde uyarınca gönderilen birinci haciz ihbarnamesine karşı, takip borçlusunun kendisinden olan alacağı üzerinde rehin hakkı bulunduğuna dair beyanı, haciz ihbarına yapılan itiraz niteliğinde olmakla, icra müdürlüğünce, borçlu hesabında haczedilen paranın icra dosyasına gönderilmesi için üçüncü kişiye müzekkere yazılması yasaya aykırıdır.

Diğer taraftan, İİK'nin 89. maddesinde düzenlenen usul tamamlanmadan, üçüncü kişiye tebliğ edilen birinci haciz ihbarnamesine itiraz edilmemesi nedeniyle, anılan ihbarnamede yazılı paranın icra dairesince, üçüncü kişiye çıkarılan muhtıra ile istenilmesi mümkün değildir. Bir diğer ifade ile bir kısım hesaplara diğer hacizlerden sonra gelmek üzere haciz şerhi işlendiği bildirilmiş ise de, 3. kişinin 89/1 haciz ihbarnamesinde bildirdiği paranın dosyaya istenebilmesi ve 3. kişinin zimmetinde sayılabilmesi için adı geçene 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri gönderilmelidir. Bu prosedür tamamlanmadan 3. kişinin borçluya ait olduğunu beyan ettiği alacak tutarının veya bu tutar ile gönderilen arasındaki fark bedelin dosyaya gönderilmesi istenemez.


O halde, mahkemece, şikayetin yukarıda yazılı nedenlerle reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi doğru değil ise de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir.

SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK'nin 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 35,90 TL  temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Hepsihukuk: Mobil Hesapmatik: Profesyonel hesaplamalar ve içtihat programı

İcra HesapMax: Masaüstü Bilgisayarlar için Hesap Programı

avatar_Özgür KOCA
Karar İçeriği
12. Hukuk Dairesi         2019/716 E.  ,  2019/2278 K.

"İçtihat Metni"
......
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

26.9.2004 tarih ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanuna paralel olarak, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin hükümlerinde değişiklik yaparak istinaf ve temyiz ile ilgili hükümleri yeniden düzenleyen 18.3.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanun ile İcra İflas Kanunu'na eklenen geçici 7.maddeye göre, 5311 sayılı Kanun hükümleri Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanır.

Alacaklı tarafından, genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız icra takibinde, şikayetçi üçüncü kişi vekili icra mahkemesine başvurusunda; takip alacaklısı tarafından ilgili takip dosyası üzerinden genel müdürlüklerine 21/05/2015 tarihinde 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, bu haciz ihbarnamesinin 01/06/2016 tarihinde tebellüğ edildiğini, birinci haciz ihbarnamesinin genel müdürlüğe tebliğinin ardından 03/06/2015 tarih ve 35681 sayılı yazı ile ilk inceleme neticesinde takip borçlusunun herhangi bir alacağına rastlanılmadığını, bununla birlikte borçlunun alacağının çıkması ihtimaline binaen, haciz ihbarnamesinin birer örneğinin.......gönderildiğini, alacağın tespiti halinde gereğinin derhal yapılacağının, 05/06/2015 tarihinde muhabere ile icra müdürlüğüne cevaben bildirildiğini, ayrıca ...... anılan icra müdürlüğüne 05/06/2015 tarih ve 1114 sayılı yazı ile borçluların o tarih itibarıyla herhangi bir hak ve alacakları bulunmadığından haciz ihbarnamesiyle ilgili işlem yapılamayacağının bildirildiğini, daha sonra icra müdürlüğünce gönderilen ikinci haciz ihbarnamesinin 27/05/2016 tarihinde Genel Müdürlüğe tebliğ edildiğini, taraflarınca hukuka aykırı olarak düzenlenen ikinci haciz ihbarnamesinin iptali için şikayet yoluna başvurulduğunu, mezkur haciz ihbarnamelerinde ...... nin borçlu olduğu bildirilmiş olmasına rağmen 05/08/2016 tarihinde genel müdürlüğe tebliğ edilen 03/08/2016 tarihli ödeme muhtırasında borçlunun, ...... olarak bildirildiğini, adı geçen şirketlerin ünvanı ve vergi numaralarının farklı olduğundan bahisle 03/08/2016 tarihli ödeme muhtırasının iptalinin talep edildiğini, mahkemece; davalı alacaklı tarafından borçlu....eyhine icra takibi yapıldığı, yapılan takip neticesinde borçlunun hak ve alacaklarının tahsili amacı ile davacıya 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiği, davacının birinci haciz ihbarnamesine ......le ilgili cevap verdiği, her ne kadar 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinde, icra müdürlüğünce borçlunun ünvanı yanlışlıkla farklı yazılmışsa da, davacının, borçlunun doğru ünvanı ile cevap verdiği, en son gönderilen ödeme muhtırasında da ünvanın yanlış yazıldığı, ancak ....... borçlunun doğru ünvanını yazarak cevap verdiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği, şikayetçi tarafından mahkeme kararı hakkında istinaf yoluna başvurulması üzerine,...... Dairesi'nin 10/05/2017 tarih ve 2017/270 E.-2017/741 K. sayılı kararı ile HMK'nun 353/1-b-1. maddesi gereğince başvurunun esastan reddedildiği görülmektedir.

Borçlunun üçüncü kişideki alacağı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 106/2. maddesi gereğince menkul hükmündedir.

3. kişideki alacak, menkul haczi gibi icra müdürlüğünce yazılacak yazı ile haczedilebileceği gibi (HGK'nin 01.12.1999 tarihli ve 1999/12-1003/1017 sayılı kararı), İİK'nun 89. maddesine uygun olarak düzenlenen haciz ihbarnamesi ile de haczedilebilir. Bu takdirde İİK'nun 89. ve bunu izleyen maddelerinde yazılı hukuki sonuçlar doğar. İİK'nun 89. maddesindeki koşulları taşımayan haciz yazısı gönderilmesi halinde ise, anılan maddedeki sonuçlar doğmaz ve borç 3. kişinin zimmetinde sayılmaz.

Somut olayda, 3. kişiye 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiği, yasal süresi içerisinde ayrıntılı olarak verilen cevapta, haciz ihbarnamesinde belirtilen borçluların herhangi bir hak ve alacaklarının bulunmadığı, .... ile ilişki içerisinde bulunanın, .......unvanlı firma olması nedeniyle işlem yapılamadığının bildirildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, şikayetçinin, 89. madde uyarınca gönderilen birinci haciz ihbarnamesine karşı, haciz ihbarnamesinde belirtilen borçluların herhangi bir hak ve alacakları bulunmadığına dair beyanı, haciz ihbarına yapılan itiraz niteliğinde olmakla, icra müdürlüğünce, ikinci haciz ihbarnamesi gönderilmesi veya paranın icra dosyasına gönderilmesi için üçüncü kişiye müzekkere yazılması yasaya aykırıdır. Kaldı ki, takip dosyasından gönderilen 2. haciz ihbarnamesi ile ilgili olarak,...... ve 21/07/2016 tarihli kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne ve 2. Haciz İhbarnamesinin gönderilmesine ilişkin işlemin iptaline karar verilmiştir.

Diğer taraftan, aksinin düşünülmesi halinde, başka bir deyişle 3. kişinin beyanının 1. haciz ihbarnamesine itiraz olarak kabul edilmemesi halinde dahi, İİK'nin 89. maddesinde düzenlenen usul tamamlanmadan, üçüncü kişiye tebliğ edilen birinci haciz ihbarnamesine ve ikinci haciz ihbarnamesine itiraz edilmemesi nedeniyle, icra dairesince, anılan ihbarnamede yazılı paranın üçüncü kişiye çıkarılan muhtıra ile istenilmesi mümkün değildir. Böyle bir durumda, üçüncü kişiye 89/3 haciz ihbarnamesi gönderilmelidir. Bu prosedür tamamlanmadan alacak tutarının dosyaya gönderilmesi istenemez.

O halde mahkemece, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, davanın reddi yönünde hüküm tesis edilmesi ve istinaf başvurusunun da Bölge Adliye Mahkemesi'nce esastan reddedilmesi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Şikayetçinin temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, ...... Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi'nin 10/05/2017 tarih ve 2017/270 E.-2017/741 K. sayılı kararının (KALDIRILMASINA), .... 10. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 07/12/2016 tarih ve 2016/1013 E. - 2016/1296 K. sayılı kararının (BOZULMASINA), bozma nedenine göre şikayetçinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, 18/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Hepsihukuk: Mobil Hesapmatik: Profesyonel hesaplamalar ve içtihat programı

İcra HesapMax: Masaüstü Bilgisayarlar için Hesap Programı

Benzer Konular (10)

1580

Yanıtlar: 0
Gösterim: 3977