Covid-19 salgınına ilişkin kararname tarihinden (22/03/2020) önceki ihalelerin yapılması gerektiği

Başlatan Özgür KOCA, 09 Nisan 2021, 14:19:08

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

avatar_Özgür KOCA
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
10. HUKUK DAİRESİ



DOSYA NO   : 2020/2177
KARAR NO   : 2021/22
KARAR TARİHİ: 12/01/2021


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ   : MERSİN 2. İCRA HUKUK MAHKEMESİ


Mersin 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin **/**/2020  tarih 2020/***  esas 2020/** karar sayılı mahkeme kararının davalı vekili tarafından  istinaf edilmesi üzerine  gereği görüşülüp düşünüldü:

DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle;   Mersin **.İcra Dairesinin 2019/****  sayılı takip dosyasında 17/03/2020 tarihinde yapılan ihale ile 14 adet bağımsız bölümün satıldığını, satışa konu bağımsız bölümlerin satışına ilişkin icra müdürlüğü kararında KDV'nin %1 olarak belinlenmesinin yasaya aykırı olduğunu,  Korona virüs salgın hastalık nedeni ile  mahkemeler, duruşmalarda  tarafların kendiliğinden mazeretli sayılmasına karar verildiğini, 17/03/2020  günü erken  saatlerde,  ihaleyi yapan  icra müdürlüğü önüne gelindiğinde, kapısı kapalı  değilse  bile açık da olmadığının görüldüğünü,  kapının yarım aralık olduğunu, o aralıkta içeriye geçilmesini önleyecek şekilde  bir görevlinin oturduğunu ve kimseyi içeriye almadığını, elinde evrakla gelenlerin elinden evrakı alıp  içeriye işlem yapılacak görevliye götürdüğünü, bu durumu gördüklerinden icra müdürlüğüne 17/03/2020 tarihinde muhtelif saatlerde yapılmasına karar verilen taşınmaz satışlarının, yasak kurallarının ihlali olacağı, ihaleye katılımın engelleneceğinden ihalenin fesli nedeni sayılacağını, bu nedenle  satışların iptaline  karar verilmesini talep ettiklerini, buna rağmen 17/03/2020 tarihinde ihalelerin yapıldığını belirterek  usul ve yasaya aykırı  olarak yapılan  ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; satışa konu bağımsız bölümlerin satışa ilişkin belirtilen mevzuat çerçevesinde 150 m2'ye kadar olan konutların icra müdürlüklerinde yapılacak olan satışların %1 oranında KDV'ye tabi olacağını,  Cumhurbaşkanlığının 21/03/2020 tarih, 2279 sayılı Covid-19 salgınına ilişkin kararnamenin 21/03/2020 tarihinden sonraki ihalelerin iptalini gerektirdiğini, 17/03/2020 günü ihale saatinde mezat salonunda bahsi geçen dairelerin ihaleleri başlamadan önceki ihalelere katılım olduğunu, bahsi geçen 9 adet dairenin ihalesinde de aynı şekilde katılımlar olduğunu, davacının ihale mezat salonunda ihaleye katılımı engellemeye yönelik davranışlarının tutanak altına alındığını beyan ederek  davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece  Saglık Bakanlıgı bünyesinde olusturulan Koronavirüs Bilim Kurulu'nun önerileri kapsamında; yargılama faaliyetlerinin yürütülmesinde herhangi bir soruna sebebiyet vermemek amacıyla, tutuklu işlere yönelik sorusturma ve kovusturmalar ile ivedi sayılacak diğer hususlar haricinde duruşma ve keşiflerin ertelenmesi ile gerekli görülen hallerde SEGBIS uygulaması kullanılması hususunun mahkemelerimizce değerlendirilmesi HSK tarafından uygun görülmüş, sürecin devamında ek ilave tedbirlerin yapıldığı, yine bu süreçte vatandaşlara adliye gibi aynı anda çok sayıda insan bulunan ortamlarda bulunmamaları hususunda tavsiye ve telkinde bulunulduğu görülmüş, nihayetinde tüm adli sürecin 15.06.2020 tarihine kadar durdurulmasına karar verildiği anlaşıldığından bu durumun ihale alıcıları yönünden ihaleye katılımı azaltıcı bir husus oluşturduğu kanaatine varılarak  şikayetin kabulü ile Mersin **. İcra Müdürlüğü'nün 2019/**** esas sayılı dosyasında 17/03/2020 tarihinde yapılan Mersin ili *** İlçesi *** Mahallesi *** ada ** parsel sayılı ana taşınmaz üzerinde kurulu kat irtifakında 13-24-29-33-37-43-46-47-48 nolu bağımsız bölümlere ilişkin ihalenin feshine, karar verilmiştir.

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ihale saatinde davacı vekilinin ihaleye katılımı engellemeye yönelik davranışları ile ilgili olarak tutanak tanzim edildiğini, satış ilanının 3 ay gibi sürede ilanda kalmasının katılım için yeterli bir süre olduğunu, dairelerin natamam şeklinde olması nedeniyle bu süre zarfında katılım olmadığını, dairelerin natamam kısmını tamamlayacağı için  daireleri satın aldığını, ihalenin tekrar yapılmasının katılımı arttırmayacağını  belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde; ihaleye katılımı engellemek amacıyla kimseye saldırmadıklarını, pandemi süreci nedeniyle yapılan ihalenin yasal olmadığını uygun lisanla icra müdür yardımcısına anlatmaya çalıştıklarını, inşaatın eksik olması nedeniyle ihaleye katılımın olmadığı iddiasının temelsiz ve asılsız olduğunu, davalının alacağın bulunmadığının tespiti için tespit davası açtıklarını, ihalenin tekrar yapılmasının katılımı artırmayacağının kesin olduğu iddiasının bir temele dayanmadığını beyan ederek davalının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

GEREKÇE: Uyuşmazlık, genel haciz yolu ile takipte taşınmaz ihalesinin feshi talebine ilişkindir.

Mersin **.  İcra Dairesinin  2019/**** esas sayılı dosyasının incelenmesinde;  alacaklı  O. Ö.  tarafından borçlu  M.  Taahhüt İnşaat Gıda Turizm Tekstil Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi ile F.S.  hakkında 26/09/2019  tarihinde genel haciz yoluyla 473.625,00  TL'nin tahsili için takip başlatıldığı anlaşılmıştır.

Tüm dünyada  Covit 19 salgınına karşı pandemi ilan edilmesinin ardından ülkemizde çeşitli alanlarda alınan tedbirlere ek olarak yargısal anlamda alınan tedbirlerden ilki 22.03.2020 tarih 2279 sayılı İcra ve İflas Takiplerinin Durdurulması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararı olmuştur. Buna göre "covit 19 salgın hastalığının ülkemizdeki yayılmasını önlemek amacıyla alınan tedbirler kapsamında Karar'ın yürürlüğe girdiği tarihten 30.04.2020 tarihine kadar nafaka alacaklarına ait icra takipleri hariç olmak üzere yurt genelinde yürütülmekte olan tüm icra takiplerinin durdurulmasına ve bu çerçevede taraf ve takip işlemlerinin yapılmamasına, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınmamasına ve ihtiyati haciz kararlarının icra ve infaz edilmemesine" karar verilmiştir. Kararda alınan bu tedbirin dayanağının İİK.nun 330.maddesi olduğuna da açıkça vurgu yapılmıştır.   

26/03/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7226 sayılı yasanın geçici 1 maddesinde " Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde görülmüş olması sebebiyle yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla;

a)Dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim,ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvurusüreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sonaermesine ilişkin tüm süreler; 6/1/1982 tarihli ve2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı HukukMuhakemeleri Kanunu ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflarbakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim tarafından tayin edilensüreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler 13/3/2020 (butarih dâhil) tarihinden,

b) 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu iletakip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler; nafakaalacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflastakipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve iflas takip taleplerininalınması, ihtiyati haciz kararlarının icra ve infazına ilişkin işlemler 22/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden itibaren 30/4/2020 (bu tarih dâhil) tarihine kadardurur. Bu süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden gündenitibaren işlemeye başlar. Durma süresinin başladığı tarih itibarıyla,bitimine on beş gün ve daha az kalmış olan süreler, durma süresinin sonaerdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılır.Salgının devam etmesi halinde Cumhurbaşkanı durma süresini altı ayı geçmemek üzere bir kez uzatabilir ve bu döneme ilişkin kapsamı daraltabilir. Bu kararlar Resmî Gazete'de yayımlanır." düzenlemesi yürürlüğe girmiştir.

Somut olayda ihaleler 17/03/2020 tarihinde yapılmıştır. Yasal düzenlemeye göre 22/03/2020 tarihinden itibaren icra takipleri durdurulmuştur. Mahkemece salgının ihaleye katılımı azaltıcı bir husus olduğu kabul edilerek ihalelerin fesih edilmesi isabetsizdir.

Satış ilanında KDV oranının yüksek belirlenmesine  dair şikayet, satış öncesi döneme ilişkin bir şikayet olup, satış ilanı tebliğ edildiği halde süresinde şikayet edilmeyen satış öncesi işlemler kesinleştiğinden, artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshi istenemez.

Kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan incelemede;

- İİK'nın 128/a maddesi uyarınca ihalenin kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren (icra memurluğunca yapılan keşif tarihi 12/11/2019) yasal 2 yıllık süre içinde yapıldığı,
- İcra müdürlüğünce açık artırma ilanının kesinleşen kıymet takdir raporuna uygun olarak hazırlandığı,
- İİK.nun 126/3. maddesine göre yapılan ilanın satılacak şeyin cinsi, mahiyeti, önemli vasıfları, tahmin edilen kıymeti, bulunduğu yer, birinci ve ikinci ihalenin yapılacağı yer, gün ve saat ile diğer bilgilerin nereden ve ne suretle öğrenilebileceği hususlarını içerdiği,
- İİK'nın 126 ve 129. maddeleri gereği elektronik satış ilanının yapıldığı, elektronik ortamda teklif verilmediği, bu hususun açık artırma tutanağına yazıldığı,
- Satış kararındaki ilana ilişkin hüküm ile yapılan ilanların birbirine uygun olduğu,
- İİK'nın 126/1 kapsamında satış ilanlarının ihale tarihinden en az 1 ay önce yapıldığı,
- İİK'nın 129/1 maddesi kapsamında ihale bedellerinin, muhammen bedelllerin yarısını ve paraya çevirme ve  paylaştırma giderleri olan  2.438,87 TL toplamı olan miktarı  karşıladığı,
- İhalenin satış ilanında belirtilen saat ve yerde yapıldığı, açık arttırma tutanağının yasanın aradığı tüm şartları içerdiği görülmüştür.

Re'sen yapılan değerlendirmede de feshi gerektiren bir olguya rastlanmamıştır.

Yukarıda belirtilen nedenlerle;  ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında ihalenin yasaya uygun yapıldığı, mahkemece şikayetin reddine ve davacının para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu ancak söz konusu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığı anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1-b.2. bendi gereğince  mahkeme kararının kaldırılmasına,  "Davanın reddine ve ihale bedellerinin %10'u oranında para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına" dair karar verilmesi gerektiğinden aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının istinaf başvurularının KABULÜNE,

Mersin **. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/*** esas 2020/*** karar  HMK'nın 353/1-b-2 maddesi gereğince  KALDIRILMASINA,

2-Davanın reddine,
**** İli *** İlçesi *** Mahallesi *** ada ** parsel ** nolu bağımsız bölümün ihale bedelinin %10'u oranında 8.560,00 TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
**** İli *** İlçesi *** Mahallesi *** ada ** parsel ** nolu bağımsız bölümün ihale bedelinin %10'u oranında 8.560,00 TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
**** İli *** İlçesi *** Mahallesi *** ada ** parsel ** nolu bağımsız bölümün ihale bedelinin %10'u oranında 11.100,00 TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
**** İli *** İlçesi *** Mahallesi *** ada ** parsel ** nolu bağımsız bölümün ihale bedelinin %10'u oranında 10.560,00 TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
**** İli *** İlçesi *** Mahallesi *** ada ** parsel ** nolu bağımsız bölümün ihale bedelinin %10'u oranında 10.560,00 TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
**** İli *** İlçesi *** Mahallesi *** ada ** parsel ** nolu bağımsız bölümün ihale bedelinin %10'u oranında 10.560,00 TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
**** İli *** İlçesi *** Mahallesi *** ada ** parsel ** nolu bağımsız bölümün ihale bedelinin %10'u oranında 8.850,00 TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
**** İli *** İlçesi *** Mahallesi *** ada ** parsel ** nolu bağımsız bölümün ihale bedelinin %10'u oranında 7.100,00 TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
**** İli *** İlçesi *** Mahallesi *** ada ** parsel ** nolu bağımsız bölümün ihale bedelinin %10'u oranında 11.330,00 TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,

Alınması gereken 59,30 TL  karar harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile kalan 4,90 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,

Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 1.360,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,

Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğine avans sahibine iadesine,

3-İstinaf yargılaması yönünden,
Peşin alınan 54,40 TL istinaf  karar harcının talebi halinde davalıya  iadesine,

İstinaf yoluna başvuran  davalı  tarafından yapılan 148,60 TL harç gideri ve 48,50 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 197,10 TL'nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

HMK'nın 333. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,

Kararın taraflara tebliğine,

Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK'nın 361 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay'a temyiz yolu açık olmak üzere  12/01/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Hepsihukuk: Mobil Hesapmatik: Profesyonel hesaplamalar ve içtihat programı

İcra HesapMax: Masaüstü Bilgisayarlar için Hesap Programı

Benzer Konular (10)