İşçi alacağına dayalı maddi manevi tazminat iflasın ertelenmesi

Başlatan Deniz034, 27 Temmuz 2016, 23:38:20

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

avatar_Deniz034

T.C.
YARGITAY
19. Hukuk Dairesi
E:2005/4864-K:2005/10449

Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı nce hernekadar duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de konu itibariyle bu isteğin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Davacı vekili bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine Serik Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1995/80 E. sayılı dosyasından ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz; takip dosyasından da haciz koydurduklarını, düzenlenen sıra cetvelinde ilama bağlı alacaklarının birinci sıraya alınması gerekirken davalının haczine iştirak ettirildiklerini; alacaklarının 1475 sayılı İş Kanunu'nun 73 ncü maddesinden kaynaklanan bir işçi alacağı olması aynı zamanda aile hukukundan doğan ve nakden ifası gereken alacaklardan olması nedeniyle, İİK.nun 206 ncı maddesine göre birinci sıraya alınması gerektiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili dağıtımın İİK.nun 100 ncü maddesine uygun olduğunu, davacı yanın alacağının aynı yasanın 206 ncı maddesi kapsamında olmayıp, destekten yoksun kalma tazminatından kaynaklandığını, ihtiyati tedbirin satışı engellemeyeceği gibi davacının birinci sıraya alınmasına imkan da tanımadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

İcra Mahkemesi'nce yapılan yargılamaya ve dosya kapsamı delillere göre, davacı yanın alacağının iş kazasından kaynaklanan ilama dayalı tazminat alacağı olduğu, bu alacağın İİK.nun 206 ncı maddesinde düzenlenen işçi alacaklarından olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacı alacağının İcra ve İflas Kanunu'nun 206 ncı maddenin 4 ncü fıkrasında yer alan birinci sıra kapsamında olmadığına ve esasen anılan yasanın 268 ve 100 ncü maddelerine uygun şekilde ilk hacze iştirak ettirildiğinin anlaşılmış bulunmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İcra ve İflas Kanunu'nun 366 ncı maddesi uyarınca ONANMASINA, 20.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi
''Adalet suçu suçluyu değil, sonuna kadar masumiyeti aramaktır''

Benzer Konular (10)