İcra memuru resen satış takip

Başlatan WatchAndLearn, 17 Ekim 2023, 15:22:54

« önceki - sonraki »
avatar_WatchAndLearn
SATIŞ İŞLEMLERİNİ İLERLETİCİ SERİ İŞLEMLERİ İCRA MÜDÜRÜ RESEN TAKİP EDEMEZ,TALEPLE İŞLEM TESİS EDEBİLİR,BU GÖREV ALACAKLI TARAFINDIR,
 10 Temmuz 2020
T.C.
KONYA
4. İCRA HUKUK MAHKEMESİ                                                                                                                                                     TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/345
KARAR NO : 2016/384

İCRA DAİRESİ : 2014/9965
HAKİM : ABDULKADİR SANDIKCI 34357
KATİP : MUSTAFA AYAZ 110106

* * * *** *** ** * **** **** ** * **** ** * **** * * 20/04/2016
KARARIN YAZILIŞ TARİHİ : 20/04/2016

Davacı vekilinin 18/04/2016 havale tarihli Şikayet (İcra Memur Muamelesi) dava dilekçesi mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılarak HMK'nun 320/1. maddesi ve İİK'nun 18. maddesi gereğince evrak üzerinde yapılan inceleme sonucu dava dilekçesi ve tüm dosya birlikte okundu, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, ilgili icra dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattıklarını, 28/03/2016 tarihli talepleri ile taşınmasın satışını, 100. maddeye yarar bilgilerin istenmesi, kıymet takdiri raporunun tebliği, satış günü belirlenmesi ve tebliği gibi takibi ilerletici işlemleri talep ettiklerini, icra müdürlüğünce 31/03/2016 tarihinde satışın kabulüne, kıymet takdiri raporunun tebliğine ve 100.madde bilgilerinin toplanmasına karar verildiğini, diğer taleplerinin reddedilmediğini, bunun üzerine 13/04/2016 tarihinde yeniden talepte bulunduklarını, icra müdürlüğünce bu kez sıralı taleplerin icra müdürlüğünce takip edilemeyeceği şeklindeki karar ile talebin reddedildiğini, bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, İİK'da sıralı talep diye bir tabirin bulunmadığını, icra müdürlüğünün iş yükünü gerekçe göstererek taleplerini takip etmesinden kaçınmasının yasaya aykırı olduğunu belirterek icra müdürlüğünün 14/04/2016 tarihli kararının iptalini talep etmiştir.
Konya 14. İcra Müdürlüğünün 2014/9965 esas sayılı dosyası incelenmiştir.
Dava dosyası ve icra dosyası birlikte değerlendirildiğinde; icra dairelerinin ve icra hukuk mahkemelerinin tabi olduğu hukuk dalına genel olarak takip hukuku denilmektedir. Adından da anlaşılacağı üzere icra dairesinde icra takibini ilerletici tüm işlemlerin alacaklının talebi ile yapılması esastır. Bu işlemlerde takip talebi ile başlar, sırasıyla haciz talebi, kıymet takdiri ve satış talebi v.s. gibi kronolojik olarak devam eder. Alacaklı vekili 28/03/2016 tarihli talebiyle icra takibinin birkaç aşamasını oluşturan işlemlerin tek seferde yapılmasını talep ederek tüm takibin icra müdürlüğünce yapılmasını istemiştir. Bu talep 20-25 bin civarında derdest dosyası bulunan icra dairelerinin yoğun iş yüküne ilave iş yükü yüklenmesi sonucunu doğurmaktadır. Az sayıda dosyası olan icra dairelerinin her dosyayı takip etmesi mümkün olabilir ancak Konya gibi büyükşehir statüsünde olan ve iş yükü çok olan icra dairelerinde bunun takibi mümkün değildir. Aksinin kabulü halinde alacaklı vekili takip talebi ile birlikte tüm işlemlerinin yapılmasını sıralı bir şekilde talep ederek başka hiçbir talebine gerek kalmadan takip sonucu tahsil olunan para alacaklı vekilinin banka hesabına yatırılır ve dosya infaz edilir.
Alacaklı vekili, müvekkiliyle yaptığı sözleşme gereğince dava ve icra takibini sonuna kadar takip etmek ve sonuçlandırmak üzere vekalet almaktadır. Somut olayımızda alacaklı vekili kendi üzerine düşen sorumluluktan kurtulmak, başlangıçta tüm takip işlemlerine ait taleplerini peşinen yaparak bütün sorumluluğu icra memuru üzerine atmaktadır.
Takip hukukunun doğası gereği takibin her aşaması kendi içerisinde tamamlanacak, bir sonraki safhaya yine alacaklı ya da vekilinin talebi ile geçilecektir. Örneğin haciz işlemi tamamlanmadan kıymet takdiri ve satış aşamasına geçilemez. İcra müdürlüğü de dosyanın bulunduğu aşamaya göre sırası gelen talepleri kabul etmiştir. Yapılan işlemlerde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, şikayetin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının şikayetinin REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından mahsubuna,
3-Davacının yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Karar kesinleştiğinde artan gider avansının davacı vekiline iadesine,
Dair evrak üzerinden yapılan inceleme sonucu tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere karar verildi. 20/04/2016

Katip 110106
e-imzalıdır

Hakim 34357

Benzer Konular (10)