Iflas Erteleme Kararında ihtiyati Hacizlerin kaldırılmasi yok ise

Başlatan Deniz034, 13 Mayıs 2017, 23:38:38

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

avatar_Deniz034
12. Hukuk Dairesi   2015/20383   2015/31687   15.12.2015
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ   :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, alacaklı icra mahkemesine başvurusunda, borçlunun iflas erteleme davasında verilen tedbir kararı gereğince icra müdürlüğüne yaptığı tüm ihtiyati hacizlerin ve takibin durdurulması talebi sonucu, müdürlükçe takibin durdurulmasına ve tedbir kararının (e) maddesi gereğince borçlunun banka hesaplarına konulan blokenin kaldırılmasına dair verilen 25.7.2014 tarihli memurluk işleminin iptalini talep etmiş, mahkemece, henüz borca itiraz süresinin dolmadığı ve takip tarihi itibariyle durması gereken takiple ilgili memurluk işleminin yerinde olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
Alacaklının ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 17.7.2014 tarih ve 2014/301 D.İş Esas-310 Karar sayılı ihtiyati haciz kararına dayanarak takibe başladığı, 17.7.2014 tarihinde borçlu şirketin banka hesaplarının ihtiyaten haczi için İİK'nun 89/1. maddesine göre haciz ihbarnamesi düzenlendiği ve 22.7.2014 tarihinde borçlunun araçlarının ihtiyaten haczedildiği, ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/326 E. sayılı iflasın ertelenmesi davasında verilen 23.7.2014 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile, borçlu şirket hakkında 6183 sayılı kanuna göre yapılan ve yapılmış olan ve daha sonra yapılacak takipler de dahil olarak İİK'nun 206. m. 1 sırasında yazılı alacaklar için yapılan takipler ve rehinli takipler haricindeki, tüm icra ve iflas takipleri, satış ve muhafaza işlemleri gibi tedbir uygulamalarının İİK'nun 179/b maddesine göre durdurulmasına, yeni takip yapılmamasına karar verildiği, tedbir kararında, ihtiyati haciz kararlarının infazına dair herhangi bir açıklamanın bulunmadığı görülmektedir.
İİK'nun 179/b maddesi hükmü gereğince açılan iflasın ertelenmesi davası nedeniyle verilen bu tedbir kararı üzerine, borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanun'a göre yapılan takipler de dahil olmak üzere evvelce başlamış veya başlatılacak takipler durur.
Ancak, ihtiyati haciz bir icra takip işlemi olmayıp, asıl icra takip işlemine yardımcı olan, güvence sağlayan, koruyucu nitelikte bir kurum ve bizzat icra takip işlemine dönüşmeye elverişli, yapılacak icra takibinden veya açılacak davadan önce ya da takip veya dava sırasında uygulanan bir nevi tedbir işlemidir. İhtiyati haczin icra takip işlemi olmadığı hususu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun "İhtiyati haczin İİK.nun 289. maddesinde
öngörülen takip yasağından sayılmayacağına ilişkin" 16.02.2000 gün ve 2000/12-49 esas ve 2000/94 karar sayılı; yine "ihtiyati haczin Türk Ticaret Kanunu'nun 662.maddesinde belirtilen zamanaşımını kesen sebepler arasında sayılan takip talebi niteliğinin bulunmadığına ilişkin" 22.06.1968 gün ve 1967/805 esas, 1968/475 karar sayılı ilamlarında da açıkça ifade edilmiştir (Ayrıca Hukuk Genel Kurulu'nun 23.01.2008 tarih, 2008/12-25 esas, 2008/3 karar sayılı kararı). Bu nedenle ihtiyati tedbir kararında özellikle tedbirin ihtiyati hacizleri de kapsayacağı belirtilmediği sürece, icra takiplerinin durdurulması yönünde verilen tedbir kararı, ihtiyati haczin infazını engellemez.
Öte yandan, ihtiyati haciz kararı bir kez infaz edilmekle son bulmayıp, ihtiyati haciz kararında belirtilen alacak miktarını karşılayıncaya kadar infaz işlemine devam edilir. Bir diğer ifade ile ihtiyati hacizler konulur.
Somut olayda da, ihtiyati tedbir kararında, tedbirin açıkça ihtiyati hacizleri de kapsayacağı belirtilmediğine göre, geçerliliğini sürdüren ihtiyati haciz kararına dayalı olarak hacizler uygulanmasında yasaya aykırılık olmadığı gibi, tedbir kararının (A) maddesinin (e) bendinde yazılı "davacı şirkete ait banka hesapları üzerine bloke konulmasının tedbiren önlenmesine" ilişkin düzenleme de, tedbir tarihinden önce konulmuş ihtiyati hacizlerin kaldırılmasını sağlamaz, sadece bundan sonra uygulanacak takip işlemlerini durdurur.
O halde, mahkemece, alacaklının şikayetinin kabulü gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.
''Adalet suçu suçluyu değil, sonuna kadar masumiyeti aramaktır''

Benzer Konular (10)

3442

Yanıtlar: 0
Gösterim: 6386