Bozma sonrası ilamın akacak kalemleri borçluya tebliğ edildikten sonra kapak hesabı yapma

Başlatan Deniz034, 05 Nisan 2016, 22:46:19

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

avatar_Deniz034
Özet:
Bir ilamın bozulmasından sonra bozmaya uyularak yeni ilamdan doğan fark alacaklar için kapak hesabı yapılabilmesi, bu alacaklar önünden borçluya aynı takip dosyası üzerinden icra emri yada muhtıra gönderilip ödeme için verilen sürenin geçirilmesinden sonra mümkündür.

T.C.
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi
Esas No:2014/1545
Karar No:2014/19807
Borçlu aleyhine ilama dayalı olarak başlatılan takipte, borçlu vekiline İcra Mahkemesi'ne başvurarak icra takibine konu ilamın bozulduğunu, yeni verilen ilam ile alacak kalemlerin değiştiğini, mahkemenin bozmadan sonra verdiği karar ile hükmedilen ilk karar dışındaki alacak tutarı için yeni bir takip yapılmadığını aynı dosya üzerinden icra emri tebliğ edilmediği halde icra takibine konu edilmemiş 115.790, 72 TL alacak yönünden İcra Müdürlüğü'nce yapılan kapak hesabı ile icra vekalet ücreti hesaplanması ve tahsil harcı alınması işleminin doğru olmadığını, borçlunun icra tehdidi altında bu şekilde fazladan tahsil harcı ve icra vekalet ücreti ödemek zorunda kaldığını, anılan harç ve vekalet ücretinin alınmaması yönündeki 15.02.2013 tarihli taleplerinin müdürlükçe 18.02.2013 tarihinde reddedildiğini ileri sürerek 18.02.2013 tarihli işlemin iptaline; 115.790, 72TL üzerinden tahsil edilen vekalet ücreti ve tahsil harcının borçluya iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda şikayetin reddine karar verilmesi üzerine hüküm, borçlu vekili tarafından reddedilmiştir.

İstanbul Anadolu 3. İcra Müdürlüğü'nün 2009/2501 Esas sayılı dosyasının incelenmesinden; İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 20.10.2008 tarihli ilamına dayanılarak toplam 60.413, 14TL üzerinden takip başlatıldığı, dayanak ilamın bozulması sonrası yeni verilen ilamın dosyaya ibrazı üzerine 12.02.2013 tarihinde takipte kesinleşen miktarın 176.203, 86TL olduğu belirlenerek, bu miktar üzerinden kapak hesabı yapılıp, bakiye borcun 176.815, 94TL olduğunun tespit edildiği, borçlu vekilinin yeni ilama göre borçlu hakkında takip yapılmaması nedeniyle tahsil harcı ve icra vekalet ücretinin ilk takip miktarına göre hesap edilmesi yönündeki itirazın İcra Müdürlüğü'nce 18.02.2013 tarihinde reddedilmesi üzerine borçlunun aynı tarihte dosyaya 176.815, 94 TL. ödediği anlaşılmaktadır.

Bir ilamın bozulmasından sonra bozmaya uyularak yeni verilen ilamdan kaynaklanan fark alacaklar nedeniyle kapak hesabının yapılabilmesi, bu alacaklar yönünden aynı takip dosyası üzerinden icra emri veya muhtıra gönderilmesi ve ödeme için verilen sürenin geçirilmesinden sonra mümkündür. Aksi halde borçlunun icra emri veya muhtıra tebliğ ile verilen sürede ödeme yaparak erken ödeme avantajlarından yararlanabilme imkan ve ihtimali ortadan kaldırılmış olur. O halde Mahkemece, bu imkanın sağlanması, borçluya ödeme için verilen süre içinde ödeme yapılmak istenmesi halinde kapak hesabı yapılarak, önceki kapak hesabı nedeniyle fazla tahsil edilen icra vekalet ücreti ve tahsil harcı çıkması durumunda İİK'nın 361. Maddesine göre borçluya iade edilmesi yönünde İcra Müdürlüğü'ne talimat verilmesi ve şikayet konu işlemin iptal edilmesi gerekir. Başvurunun niteliğine göre HMK 266. Maddesi nazara alındığında bilirkişi incelemesini gerektirmediği halde şikayeti çözüme de kavuşturmayan bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.

SONUÇ

Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme hükmünün yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nın 366. ve 6100 sayılı HMK'nın Geçiçi 3. Maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428.maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nın 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 04.11.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verilmiştir
''Adalet suçu suçluyu değil, sonuna kadar masumiyeti aramaktır''

Benzer Konular (4)