Hak Düşürücü Sürelerin Başlaması için Usulsüzde Olsa Ödeme Emri Tebliğinin Zorunlu Olduğu

Başlatan Özgür KOCA, 17 Ocak 2016, 22:14:05

« önceki - sonraki »
avatar_Özgür KOCA
Özet:

Ödeme emri tebliği zorunlu olup, takibi öğrenmiş olması süreyi başlatmaz. Öğrenme ile sürenin başlayabilmesi için borçluya usulsüz de olsa tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin bulunması gerekir.



Ayrıca Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre borçluya ödeme emri tebliğ edilmemiş  olsa bile alacaklının takibi ve uyuşmazlığı sürdürme iradesinin bulunması halinde itiraz hakkının bulunduğu kabul edilmektedir.

Şu hale göre borçluya tebliğ edilmiş bir ödeme emri bulunmadığından, şikayeti   İİK.nun 168/3.maddesinde öngörülen yasal sürede olup, şikayetin  esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken  istemin süre aşımı nedeniyle reddi doğru değildir.



T.C.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi

Esas No:2015/27502
Karar No:2015/29945

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi E. A. E. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklı tarafından, bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda; dayanak bonoların çoğunda adres olmadığı, tanzim yeri bulunan bonolarda tahrifat olduğu ve senetlerin kambiyo vasfında bulunmadığından ödeme emrinin iptalini istemiş, mahkemece borçlunun fotokopi aldığı 12.06.2014 tarih itibariyle istemin süreden reddine karar vermiştir.

İcra dosyasının incelenmesinde borçlu adına çıkarılan ödeme emrinin 12.06.2014 tarihinde bila tebliğ iade edildiği, 12.06.2014  tarihinde borçlu, 16.10.2014 tarihinde ise vekilinin icra dosyasından fotokopi talebinde bulunduğu, kıymet takdiri raporunun  14.10.2014 tarihinde tebliğ edildiği  görülmüştür.

Borçlunun şikayeti İİK.nun 168/3.maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük sürede icra mahkemesine bildirilmelidir. İtiraz süresinin başlaması için borçluya ödeme emri tebliği zorunlu olup, takibi öğrenmiş olması süreyi başlatmaz. Öğrenme ile sürenin başlayabilmesi için borçluya usulsüz de olsa tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin bulunması gerekir. Böyle bir durumda 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32.maddesi uyarınca öğrenme tarihi tebliğ tarihi kabul edileceğinden, itiraz süresi de bu tarihten başlayacaktır. Somut olayda ise borçluya usulsüz de olsa tebliğ edilmiş bir ödeme emri bulunmadığından 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32.maddesinin uygulanma imkanı yoktur.

Ayrıca Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre borçluya ödeme emri tebliğ edilmemiş  olsa bile alacaklının takibi ve uyuşmazlığı sürdürme iradesinin bulunması halinde itiraz hakkının bulunduğu kabul edilmektedir.

Şu hale göre borçluya tebliğ edilmiş bir ödeme emri bulunmadığından, şikayeti   İİK.nun 168/3.maddesinde öngörülen yasal sürede olup, şikayetin  esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken  istemin süre aşımı nedeniyle reddi doğru değildir.

SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz nedenlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Hepsihukuk: Mobil Hesapmatik: Profesyonel hesaplamalar ve içtihat programı

İcra HesapMax: Masaüstü Bilgisayarlar için Hesap Programı

Benzer Konular (10)