Bakanlık Aleyhine Tazminat Davası İçin Borçlunun Borcunu Ödemekte Acze Düşmesi Gerekir

Başlatan Özgür KOCA, 07 Mart 2020, 11:30:07

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

avatar_Özgür KOCA
4. Hukuk Dairesi         2013/3705 E.  ,  2014/1172 K.


"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Korgan Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/12/2012
NUMARASI : 2010/74-2012/205
..
Davacı A.. S.. vekili Avukat H.G.. tarafından, davalılar A.. B.. vd. aleyhine 07/06/2010 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 27/12/2012 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

1-Davacının davalı S.. C..'ya yönelik temyiz itirazları yönünden:

Davacı, İİK'nun 5. maddesi uyarınca davalı icra müdür vekilinin usulsüz işlemi nedeniyle haczin kaldırılması sonucu zarara uğradığını belirterek tazminat istemiştir.
Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır. (T.C. Anayasası 40/III m, 129/V m, İİK 5.m, 657 Sy.K.13 m, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.) Bu konuda yasal düzenlemeler emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan Sorumluluk Hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır. Şu durumda, yerel mahkemece eylemin kamu görevlisinin kamusal yetkisini kullanırken ve görevi nedeniyle gerçekleştiğinin gözetilerek davanın Anayasanın 129/5, İİK'nun 5. ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 13. maddeleri gereğince husumetten reddi gerekirken işin esasına girilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

2-Davacının davalı A.. B..na yönelik temyizine gelince;

Davacı, dava dışı .. inşaat Ltd. Şti. aleyhine dava dışı N.. A.. tarafından Korgan İcra Müdürlüğünün 2007/208 sayılı dosyası ile yapılan icra takibinde kendisine takip konusu alacağın 20.000.00 TL'sinin temlik edildiğini, Korgan İcra dosyasındaki takip konusu alacak nedeniyle borçlu şirketin Fatsa 1. İcra Müdürlüğü'nün 2007/1316 takip sayılı dosyasındaki hak ve alacaklarının haczedildiğini, temlik eden N.. A..'nın 01/04/2009 tarihinde tek başına Korgan İcra Müdürlüğü'ne müracaat ederek Fatsa icra dosyasındaki haczin kaldırılması talebi üzerine, davalı icra müdür vekili tarafından alacağın temlik edilen kısmı gözetilmeden takip konusu alacakla ilgili haczin tamamının kaldırılması nedeniyle zarara uğradığını belirterek, uğradığı zararının tahsili isteminde bulunmuştur.

Davalı A.. B.., davaya konu zarar nedeniyle dava dışı temlik eden N.. A..'ya karşı sebepsiz zenginleşmeye dayalı istirdat davası açılması gerektiğini, temlik eden N.. A..nın alacağın bir kısmını temlik etmesine rağmen Korgan İcra Müdürlüğü'ne müracaat ile Fatsa İcra Müdürlüğü dosyası üzerindeki hak ve alacaklardan vazgeçtiğini beyan ederek, icra müdürlüğünün de kısmen iradesini sakatlamak suretiyle yetkisiz ve usulsüz bir talep ile haczin kaldırılmasına sebebiyet verdiğini, iradesi sakatlanan icra müdürlüğünün eylemi nedeniyle bakanlığın sorumlu tutulamıyacağını, zararın oluşumunda temlik eden ile borçlu ..İnş. Ltd. Şti'nin ağır kusurunun bulunduğunu belirterek haksız ve yersiz açılan davanın reddini savunmuştur.

Yerel mahkemece, dava dışı borçlu . İnş. Ltd. Şti tarafından Fatsa 1. İcra Müdürlüğü'nün 2007/1316 saylı icra takibi nedeniyle açtığı menfi tespit davasında Fatsa Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşen 2008/73 Esas, 2009/28 Karar sayılı kararı ile .. İnş. Ltd. Şti'nin borçlu olmadığının tespitine ve takibin davacı şirket yönünden iptaline karar verildiği, kesinleşen karar gereği davacıya ödeme yapılamıyacağı, davacının iddia ettiği zarar ile haczin kaldırılması için yazılan müzekkere arasında illiyet bağının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

Dava dışı N.. A.. tarafından 09/08/2007 tarihinde Korgan İcra Müdürlüğü'nün 2007/208 sayılı dosyası ile dava dışı K.. İnş. Ltd. Şti aleyhine bonoya dayanılarak 65.000.00 TL alacağın tahsili için icra takibi yapıldığı, takip alacaklısı dava dışı N.A.tarafından 08/08/2008 tarihinde takip konusu alacağın 20.000.00 TL'lik kısmının tüm ferileriyle birlikte davacıya temlik edildiği anlaşılmaktadır.

Yine dava dışı V.. K. tarafından 27/07/2007 tarihinde Fatsa 1. İcra Müdürlüğü'nün 2007/1316 sayılı dosyası ile dava dışı K..İnş. Ltd. Şti aleyhine bonoya dayanılarak 80.000.00 TL alacağın tahsili için icra takibi yapıldığı, borçlu şirketin K. Köylere Hizmet Götürme Birliği Başkanlığından alacağı üzerine haciz konulduğu, Korgan İcra Müdürlüğünün 13/06/2008 tarihli yazısı ile Fatsa İcra Müdürlüğü'nün 2007/1316 sayılı takip dosyasındaki her türlü hak ve alacaklarının haczine karar verildiği, dava dışı borçlu Karamanlı Ltd. Şti tarafından takip alacaklısı Ö..Y.. aleyhine menfi tespit davası açıldığı, Fatsa Asliye Hukuk Mahkemesinin 31/03/2009 tarihinde kesinleşen 2008/73 Esas, 2009/28 Karar sayılı kararı ile davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine ve icra takibinin davacı şirket yönünden iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.

Diğer yandan takip konusu alacağın bir kısmını temlik eden dava dışı N.. A.. tarafından Korgan İcra Müdürlüğüne müracaat edilerek, Fatsa 1. İcra Müdürlüğü dosyasındaki haczin kaldırılmasının istenmesi üzerine, 01/04/2009 tarihinde icra müdürlüğü tarafından takip konusu alacağın temlik edilmeyen kısmı ve ferileri yönünden haczin kaldırılması yerine, takip konusu alacakla ilgili haczin tamamının kaldırıldığı, aynı gün borçlu K İnş. Ltd. Şti. temsilcisinin talebi üzerine haczin kalkmış olması da gözetilerek borçlu adına dosyada blokeli bulunan 109.863.67 TL'nin iade edildiği anlaşılmaktadır.

Somut olayda; davacı, K. İcra dosyasındaki takip konusu alacağın bir kısmını temlik aldığından temlik eden ile aynı haklara sahip olup, kısmen temlik eden ve kısmen temlik alan ancak kendilerine ait alacaklar üzerinde tasarrufta bulunabilirler. Alacağın bir kısmını temlik eden, alacağın tamamı ile ilgili haczin kaldırılmasını isteyemez. Davalı icra müdür vekili tarafından temlik edenin talebi üzerine alacağın temlik edilmeyen kısmı üzerinden de usulsüz olarak haczin kaldırılması işlemi gerçekleştirilmiştir. Haczin tamamen kaldırılması işlemi nedeniyle Fatsa icra müdürlüğünün takip dosyasındaki blokeli alacak takip borçlusuna ödendiğinden davacı zarara uğramış olup; zarar, usul ve yasaya aykırı talebin icra müdürlüğü tarafından yerine getirilmesinden kaynaklanmıştır. Oluşan zararla icra
müdürlüğünün işlemi arasında illiyet bağı sözkonusudur. Ne var ki, davacının uğradığı zararı ile ilgili davalı Bakanlık aleyhine dava açabilmesi için takip dosyasında borçlu şirketten alacağını tahsil edememiş olması, başka bir ifade ile borçlu şirketin borcunu ödemekte acze düşmüş olması gerekir. Mahkemece, davacının dava dışı borçlu şirketten alacağının tahsilinin mümkün olup olmadığı araştırılmadan, hatalı değerlendirme sonucu ve eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmadığından bu nedenle de kararın bozulması gerekmiştir.


SONUÇ: Temyiz olunan kararın, (1) no'lu bentte açıklanan nedenle davalı S.. C.. yönünden husumet nedeniyle, (2) no'lu bentte açıklanan nedenle davalı A.. B.. yönünden BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 29/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Hepsihukuk: Mobil Hesapmatik: Profesyonel hesaplamalar ve içtihat programı

İcra HesapMax: Masaüstü Bilgisayarlar için Hesap Programı

Benzer Konular (10)