..::Forum Adalet::..

İCRA VE İFLAS HUKUKU => Satış (ihale) & Paraların Paylaştırılması => Konuyu başlatan: Özgür KOCA - 22 Ağustos 2025, 10:34:09

Başlık: İİK m. 110 "Hacizli malın satılması yönündeki talep bir defa geri alınabilir"
Gönderen: Özgür KOCA - 22 Ağustos 2025, 10:34:09
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı : 2012/100
Karar Sayısı : 2013/84
Karar Günü : 4.7.2013
R.G. Tarih-Sayı : 02.08.2013-28726



İPTAL DAVASINI AÇANLAR : Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri Emine Ülker TARHAN ve Dilek AKAGÜN YILMAZ ile birlikte 123 milletvekili

DAVANIN KONUSU : 2.7.2012 günlü, 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun'un:

..........
..........

4- 22. maddesiyle değiştirilen 2004 sayılı Kanun'un 110. maddesinin birinci fıkrasının,

..........
..........

Anayasa'nın Başlangıç'ı ile 2., 4., 5., 6., 7., 8., 9., 10., 11., 12., 13.,17., 20., 36., 37., 38., 40., 87., 90., 125., 128., 138., 139., 140. ve 153. maddelerine aykırılığı ileri sürülerek iptallerine ve yürürlüklerinin durdurulmasına karar verilmesi istemidir.

..........
..........

Ç- Kanun'un 22. Maddesiyle Değiştirilen 2004 Sayılı Kanun'un 110. Maddesinin Birinci Fıkrasının İncelenmesi

Dava dilekçesinde, dava konusu kuralla yapılan düzenlemenin sulh ve anlaşmaları engelleyici nitelikte olduğu ve alacaklının alacağını alamaması sonucunu doğurabileceği belirtilerek kuralın, Anayasa'nın 36. ve 40. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Dava konusu kuralda, mal üzerindeki haczin kaldırılmasını gerektiren hâller ile satış talebinin geri alınmasının hüküm ve sonuçları düzenlenmektedir. Borçlunun malı üzerindeki mülkiyet ve tasarruf hakkını sınırlayan ve alacaklının alacağına kavuşmasına yönelik haciz işleminin süresiz olarak devam etmesi hukuki belirlilik ve istikrar ilkelerinin temeli olan hukuk devletinde kabul edilemez. Bu nedenle, borçlunun malı üzerindeki tasarruf yetkisini sınırlayan tüm işlemler gibi haciz işleminin de hangi koşullarda uygulanabileceğinin, bu işlemin nasıl gerçekleştirileceğinin ve bu işlemin hangi şartlarda kalkacağının herhangi bir duraksamaya yer verilmeksizin açık bir şekilde önceden kurala bağlanması gerekir. Ancak, mal üzerine haciz konulması ve haczin devam etmesi için belirlenen şartlar alacaklı tarafından yerine getirilmesi mümkün olmayan ya da alacaklıdan ifa etmesi beklenemeyecek derecede ağır şartlar ise o zaman söz konusu şartların hak arama özgürlüğünü sınırladığından bahsedilebilir.

Dava konusu kuralda, mal üzerindeki haczin hangi şartlarda kalkacağı açık bir şekilde belirtilmiştir. Buna göre, kanunda belirtilen süre içerisinde satış talebinde bulunulmaması veya satış talebinde bulunulduğu halde bu talepten itibaren onbeş gün içinde satış masraflarının yatırılmaması ya da satış talebinin geri alınıp bu talebin yenilenmemesi hâllerinde mal üzerindeki haciz kalkacaktır. Anlaşılacağı üzere bu şartların hiçbiri alacaklı tarafından yerine getirilmesi mümkün olmayan veya alacaklıdan ifa etmesi beklenemeyecek derecede ağır şartlar değildir. Dolayısıyla, mal üzerindeki haczin kaldırılmasını düzenleyen bu şartların hak arama
özgürlüğünü sınırlayan bir yönünün bulunduğu söylenemez.

Öte yandan, kuralda, alacaklının satış talebini ancak bir kez geri alabileceği hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm, hiçbir şekilde alacaklının satıştan vazgeçme hakkını ortadan kaldırmamakta, ancak alacaklının yeniden satış isteme hakkını yitirmeksizin sadece bir kez satış talebini geri alabileceğini düzenlemektedir. Diğer bir ifadeyle, kuralla bir kez satış talebinde bulunduktan sonra satış talebini geri alan ve yeniden satış talebinde bulunan alacaklının satıştan tekrar vazgeçmesi değil, sadece yeniden satış talebinde bulunması yasaklanmaktadır.

Dolayısıyla, dava dilekçesinde belirtildiğinin aksine bu hükmün alacaklının satış talebinden vazgeçmesi yönündeki iradesine rağmen hacizli malın satışını zorunlu hâle getirmesi ve alacaklı ile borçlu arasında meydana gelebilecek olası anlaşmayı önlemesi söz konusu değildir. Esas itibariyle kuralla bir taraftan satış talebinin geri alınması hakkı tanınarak anlaşma ve benzeri sebeplerle alacaklıya hacizli malların satışını önleme yetkisi verilirken, diğer taraftan bu yetkinin kullanılması bir defa ile sınırlandırılarak bu hakkın kötüye kullanılmasının ve icra dairelerinin gereksiz yere işlerinin artırılmasının önlenmeye çalışıldığı anlaşılmaktadır.

Açıklanan nedenlerle, dava konusu kural, Anayasa'nın 36. maddesine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir. Kuralın, Anayasa'nın 40. maddesiyle ilgisi görülmemiştir.

..........
..........

VII- SONUÇ
2.7.2012 günlü, 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun'un;

..........
..........

Ç- 22. maddesiyle değiştirilen 2004 sayılı Kanun'un 110. maddesinin birinci fıkrasının Anayasa'ya aykırı olmadığına ve iptal isteminin REDDİNE, OYBİRLİĞİYLE,