YARGITAY 18. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2013/12520
Karar No : 2013/12084
♦İHTİYATİ TEDBİR KARARINA İTİRAZ
♦İHTİYATİ TEDBİR
♦İHTİYATİ TEDBİRİN MAHİYETİ
DAVA : Dava dilekçesinde, 19.1.2013 tarihli toplantıda kabul edilen işletme projesinin ve bu projeye göre avans toplanmasına dair genel kurul kararının iptali ile 19.6.2013 tarihli dilekçede bu genel kurulda alınan kararların yürürlüğünün durdurulması yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesi istenilmiştir. Mahkemece verilen 29.4.2013 tarihli ihtiyati tedbir kararına karşı davalı vekilince tedbirin kaldırılması talep edilmiş, bunun üzerine verilen 22.5.2013 tarihli hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra işin temyiz kabiliyetinin bulunduğu hususu;
18. Hukuk Dairesi Üyesi Sayın A. E.'in "6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesinin 1. fıkrası hükmü gereği, bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 Sayılı H.U.M.K.nun temyize dair hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağından ihtiyati tedbir talebinin kabulüne dair kararın itirazına dair verilen kararların temyiz yoluyla inceleme olanağı bulunmaması nedeniyle, temyiz inceleme isteminin reddi gerektiğinden bahisle çoğunluğun temyizen incelenir' azınlık görüşüne karşın oyçokluğuyla kabul edilerek;
Uyuşmazlığın esasına dair dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili dava dilekçesinde ve 18.4.2013 tarihli dilekçesinde; 19.1.2013 tarihli kat malikleri kurulu kararıyla kabul edilen işletme projesinin yasaya ve hakkaniyete aykırı olması sebebiyle bu projenin ve projeyle belirlenen aidat ve avans toplanmasına dair kararların iptalini ve alınan kararların yürürlüğünün durdurulması ve kararların icra takibine konu edilmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiş, mahkemece 29.4.2013 tarihli kararla tedbir talebinin kabulüne karar verilmiş, daha sonra 22.5.2013 tarihli kararda ise "29.4.2013 tarihli ihtiyati tedbir kararının avans toplanmasına dair kısmının salt davacılar yönünden uygulanmasının durdurulması" şeklinde değiştirilmesine karar verilmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389 vd. maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbirde esas hakkındaki hükme kadar, taraflar açısından davanın uzamasından kaynaklanan sakıncaları gidermek ve geçici hukuki koruma sağlamak, böylece davacının davayı kazanması halinde davaya konu olan şeye kavuşmasını daha dava sırasında güvence altına almak amacıyla başvurulan bir geçici hukuki himaye tedbiridir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389. maddesine göre mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
Somut olayda; davacıların talebine itibar edilerek, davanın esasını çözer nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilmiş olup davalının bu yöndeki itirazı da reddedilmiştir. Yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında davanın esasını çözer nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden ve kat malikleri kurul kararlarının iptal edilinceye kadar geçerli olduğu hususu da gözönünde tutularak davalı vekilinin itirazının kabulüyle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 24.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.