8. Hukuk Dairesi 2015/17782 E. , 2018/90 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Alacaklı vekili, icra mahkemesine başvurusunda; takip dayanağı ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 13.11.2012 gün ve 2009/561 Esas, 2012/242 Karar sayılı ilamının Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin 2013/9003 Esas, 2014/9237 Karar sayılı ilamı ile müvekkilleri lehine bozulduğunu, ... Batı 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 03/03/2015 tarihli 2015/14 Esas 2015/63 Karar sayılı kararı ile bozma ilamına uyulmuş olmasından dolayı dosya hesabının yapılarak borçlu şirkete tebliği ve icra dosyasında mevcut paranın taraflarına ödenmesinin talep edildiğini, icra müdürlüğünce bu talebin ret edildiğini, yerel mahkemece bozma ilamına uyulması ile bozma kararı öncesi tazminatların kesinleştiğini, artırılan tazminat yönünden ise borçlu tarafın temyiz hakkının olduğunu, bozma öncesi ilk ilamın tehiri icrası için verilen ve icra dosyasında bulunan teminatın müvekkillere ödenmesinde yasal bir engel bulunmadığını belirterek icra müdürlüğü işleminin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, 'Takip konusu ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/561 Esas 2012/242 Karar 13/11/2012 tarihli kararının Havalı ... Turizm vekili tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin 20/06/2013 tarih ve 2013/9003 Esas 2013/995 Karar sayılı kararı ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği, alacaklı vekilinin takip dosyasındaki mevcut teminatın verilmesini talep ettiği, icra müdürlüğünce İİK.nun 40. maddesi uyarınca ilamların bozulması halinde takibe esas matrah değişmiş olup, değişen bu miktarın hesap tablosu yapılarak borçlu tarafa bildirilmesi gerektiğinden bildirim yapıldıktan sonra borçlu tarafın yeniden tehiri icra isteme hakkı bulunduğundan, paranın ödenme isteminin reddine karar verildiği, bu karar doğrultusunda alacaklıların alacaklarına yeter miktarda borçlu ... Turizm Sey. Org. ve Tic. A.Ş. tarafından teminat yatırıldığı ve yeniden Yargıtay'dan tehiri icra kararı talep edilmesi amacıyla icra müdürlüğünce mehil vesikası verildiği anlaşılmakla, icra müdürlüğü işleminde bir usulsüzlük olmadığı gerekçeleriyle şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm alacaklılar vekilince temyiz edilmiştir.
Somut olayda, icra takibine dayanak ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 13.11.2012 gün ve 2009/561 Esas, 2012/242 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin 2013/9003 Esas 2014/9237 Karar sayılı ilamında belirtilen ' Somut olayda muris yolcunun kusuru bulunmaması ve diğer hususlar gözetildiğinde murisin çocukları olan davacılar için takdir olunan manevi tazminatın düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata' hükmedilmesi gerektiği gerekçeleriyle alacaklılar lehine bozulmuştur. Mahkemesince bozma ilamına uyularak yeniden yargılama yapılmıştır.
Bir mahkemenin Yargıtay Dairesi'nce verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. 'Usuli kazanılmış hak olarak tanımlayacağımız bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı YİBK). Mahkeme'nin, Yargıtay'ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
Hukuk Genel Kurulu'nun 23.10.2002 tarih ve 2002/11-663 Esas, 2002/847 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere bozma kapsamı dışında kalan hüküm bölümü onanmış sayılır.
Tüm bu açıklamalar ışığında, icra takibi dayanağı olan ilamın bozma kapsamı dışında kalan kısımları yönünden onanmış sayılacağından icra mahkemesince kesinleşen tazminatlar yönünden takibe devam edilerek bu miktarlar için ödeme talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Alacaklılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme hükmünün yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 328. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilanımın tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine,
09.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir.