Yukarıdaki 27.06.2019 tarihli ve 9-511 sayılı CGK kararında Yükseköğretim Kanununda öngörülen özel soruşturma usulüne
ilişkin hukuki açıklamalara yer verildiğinden, tekrardan kaçınmak adına bu kararın yalnızca özetine yer verilmiştir.
2559 SAYILI POLİS VAZİFE VE SALAHİYET KANUNU
KARARLAR
-1
ÖZET32: Uyuşturucu madde ile yakalanan inceleme dışı sanığın, TCKnın 192/3. maddesinde
düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanabilmek amacı ile söz konusu eroini aldığı kişileri
yakalatabileceğini söyleyip, bu amaçla sanıklar ile bağlantı kurarak olay yerine gelmelerini sağlamak
suretiyle sanıkları yakalattığı anlaşıldığından, kolluk görevlilerinin, sanıkları suça azmettirdiklerinden
veya teşvik ettiklerinden, diğer bir anlatımla sanıklarda önceden bulunmayan suç işleme kastını
oluşturduklarından söz edilemeyeceği, dolayısı ile kolluk görevlilerinin 'kışkırtıcı ajan' olarak
değerlendirilemeyeceği, kolluk görevlilerinin genel yetkileri ile görevleri kapsamında, suçu önlemek,
suç ve failini belirlemek amacıyla işlemlerini hukuka uygun olarak gerçekleştirdikleri, istihbarat
bilgisi hakkında olay yerinde araştırma yapan kolluk görevlilerinin, işlenmekte olan bir suçla diğer bir
anlatımla 'suçüstü' hâli ile karşılaşması nedeniyle, CMKnın 90/4. maddesi ile PVSKnın 13/1-A ve Ek 6.
maddelerinin verdiği yetkiye dayanarak, suç delillerinin kaybolmaması için derhâl gerekli tedbirleri alıp
uyuşturucu maddeleri muhafaza altına aldıktan sonra, uyguladıkları tedbirler ile somut olay hakkında
Cumhuriyet savcısına bilgi verdikleri ve müteakiben emirleri doğrultusunda soruşturma işlemlerinin
sürdürüldüğü, yine PVSKnın Ek 6. maddesini açıklayıcı nitelikte olan Adli ve Önleme Aramaları
Yönetmeliğinin 8. maddesinin (f) bendindeki düzenlemeye göre de, suçüstü hâlinde arama emri ya
da karar alınmasına gerek bulunmadığı, dolayısıyla suçun delili ve konusunu oluşturan uyuşturucu
maddelerin ele geçirilip muhafaza altına alınmasının hukuka uygun olduğu ve hukuka aykırı bir delilden
söz edilemeyeceği anlaşıldığından, Özel Daire bozma kararında isabet bulunmamaktadır.
YARGITAY CEZA GENEL KURULU, 17.10.2019 tarihli ve 1045-609 sayılı