8. Hukuk Dairesi 2017/8854 E. , 2018/16890 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ...... Şerhi Nedeniyle Eksik Ödenen Kamulaştırma Bedelinin Tahsili
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde, ... İli ... İlçesi ...... Köyü 152 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırılması sonucu ...... şerhi nedeni ile %10 oranında davalı ... Müdürlüğüne ...... bedeli ödenerek kalan miktarın paydaşlara ödendiğini, taşınmazın imar uygulaması sonucu oluştuğu, davacının 709/2400 payı yönünden imar uygulaması öncesi ...... şerhi olmadığı ileri sürülerek haksız olarak davacının payından kesilen 8.071,90 TL ...... bedelinin davalının hesabına yatırıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili istenmiş, mahkemece yapılan yargılama sonucu 8.071,90 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Dava, kamulaştırılan taşınmaz bedelinden ...... şerhi nedeniyle ...... bedeli olarak davalıya ödenen miktarın tahsili istemine ilişkindir.
1-Davalı vekilinin temyizi yönünden;
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı vekilinin faizin başlangıç tarihine dair temyizi yönünden;
Davaya konu alacak talebinin sebepsiz......leşmeden kaynaklandığı açıktır.
...... bedelinin davalı adına yatırıldığı 18.12.2012 tarihi itibari ile yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 117. maddesi uyarınca, muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Temerrüt ya bir ihtar ile ya da dava açılması suretiyle gerçekleşir. Sebepsiz......leşme hükümlerine göre, borçludan faiz talep edilebilmesi için......leşenin bir ihtar ile ya da aleyhine bir dava açılmak suretiyle temerrüde düşürülmesi gerekir. Borçlunun temerrüdü, borçluya gönderilen ihtarnamenin tebliğinden veya ihtarnamede ödeme günü için süre verilmişse bu sürenin bitiminden itibaren oluşur. İade talebinde bulunulmadan temerrüt faizi istenemez.
Somut olayda; davacı 27.01.2015 tarihli dilekçe ile 8.071,90 TL'nin dilekçenin tebliğinden itibaren 7 gün içinde tarafına ödenmesini istemiş, davalı idare ise 17.02.2015 tarihli cevabi yazısı ile mahkeme kararı olmaksızın ...... bedelinin iadesinin uygun olmadığını davacıya bildirmiştir. Davalı idare en geç talep edilen alacağı ödemeyeceğini bildirdiği tarih itibari ile temerrüde düştüğünün kabulü ile bu tarihten itibaren asıl alacağa yasal faiz işletilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden temyiz edilen hükmün 2. fıkrasının HUMK'un 438/7 (HMK 370) maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan sebeplerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 2 numaralı hüküm fıkrasında yer alan 'dava tarihinden' ibaresinin metinden çıkarılarak yerine '17.02.2015 tarihinden itibaren' ibaresi yazılmak suretiyle mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nin geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 438/7. fıkrası (HMK'nin 304. maddesi) gereğince düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, davalı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda (1) numaralı bentte gösterilen nedenle reddine, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 103,99 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 448,00 TL'nin davalıdan alınmasına, peşin harcın davacıya iadesine, 08.10.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.