8. Hukuk Dairesi 2018/2264 E. , 2018/17430 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil, Yıkım
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtayca incelenmesi duruşmalı olarak bir kısım davalılar vekili, duruşmasız olarak davalılar...ve davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 16.10.2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat ... geldi, karşı taraftan gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı, maliki olduğu 34 ada 6 parsel sayılı taşınmaza, davalıların maliki oldukları 36 parsel sayılı taşınmazın tecavüzlü olduğunu ileri sürerek elatmalarının önlenmesine, yıkıma ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, taşmanın sonradan yapılan parselasyon işleminden kaynaklandığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, kadastral parsele yapılan tecavüz sonucu davalıların iyiniyetli sayılamayacağı gerekçesiyle elatmalarının önlenmesine, taşan kısmın yıkılmasına ve ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı vekili, bir kısım davalılar vekilleri ve davalılar Yıldız, Müzeyyen ve Makbule tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişmeli arsa vasfındaki 34 ada 6 parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu, aynı ada 36 parsel sayılı taşınmazın ise kargir apartman vasfında olup kat mülkiyeti kurulan taşınmazda 4 adet bağımsız bölümün bulunduğu, davalıların kat malikleri olduğu halde davalılardan ... ve ... bağımsız bölümleri davaya dahil edilen Mert'e, davalı ...'in ise dahili davalı ...'a onun da davalı ...'ye satış suretiyle temlik ettiği, 34 ada 36 parsel sayılı taşınmazın arsa vasfından kat mülkiyetine geçişi aşamasında beyanlar hanesine 22.10.2008 günlü beyan ile davacıya ait 6 parsel sayılı taşınmaza 15,12m²'lik kısmının tecavüzlü olduğunun belirtildiği, Belediye Encümeni'nin 03.04.2012 günlü kararı ile 34 ada 6 parsel sayılı taşınmazın talep üzerine 8,80m 'lik kısmının yola, 61,09m 'lik kısmının yeşil alan olarak terkedilmesine, (C) ve (D) olarak ayrılan kısımlarının ifrazına karar verildiği, (C) ile işaretli kısmın taşkın alanı kapsadığı ve 45 parsel numarasını aldığı, (D) ile işaretli kısmın 6 parsel sayılı taşınmazın kalan kısmı olduğu ve 46 parsel numarasını aldığı, bilirkişilerin 15.04.2013 günlü raporuna göre dava konusu parsellerde sistematik bir kaymanın olduğunu mütalaa edildiği, yine bilirkişilerin 23.02.2015 günlü raporunda ise eski 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazların tevhidi ile oluşmuş 36 parsel sayılı taşınmazın kadastral sınırları içinde kalıp kalmadığının kadastro tespitine ilişkin tutanaklar ve harita örneklerinin getirtilmesi sonucu yeniden yapılacak keşif sonucu parsellerde tersimat hatası veya kayma olup olmadığının tespit edilebileceğinin belirtildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece yukarıda belirtilen şekilde karar verilmiş ise de; yapılan inceleme ve araştırmanın hüküm kurmaya elverişli olduğu söylenemez.
Şöyle ki; taşınmazların sınırlarında kayma olup olmadığı, varsa ne miktarda olduğu tespit edilmiş değildir.
Hal böyle olunca; öncelikle kadastro paftası, tevhit işlemi ve haritalar getirtilerek taşınmaz başında keşif yapılması, parsellerin sınırlarında kayma olup olmadığı, davalılara ait yapının kadastro parseli sınırları içerisinde kalıp kalmadığı hususlarında ayrıntılı ve krokili rapor alınması, teknik rapor ve bulgular 3 kişilik teknik bilirkişi kuruluna denetlettirilerek sınırlarda kayma olup olmadığı tereddüte mahal vermeyecek şekilde saptanması gerekirken anılan hususlar gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Kabule göre de, Belediye Encümeni'nin 03.04.2012 günlü kararı ile 34 ada 6 parsel sayılı taşınmazın ifrazından oluşan 45 ve 46 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının getirtilmemesi ve yeni parsellere göre hüküm kurulmaması da isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle bir kısım davalılar vekilleri ve davalılar ... ve ...'nin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle, hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine 16.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.