..::Forum Adalet::..

GENEL İÇTİHAT PAYLAŞIMLARI => 12. Hukuk Dairesi => Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları => Yargıtay Kararları => 2020 Yılı Kararları => Konuyu başlatan: İçtihat - 28 Şubat 2021, 20:26:13

Başlık: 12. Hukuk Dairesi 2020/4139 E. 2020/10705 K.
Gönderen: İçtihat - 28 Şubat 2021, 20:26:13
12. Hukuk Dairesi         2020/4139 E.  2020/10705 K.

'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte imza itirazında bulunduğu, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne, takibin iptaline karar verildiği, karara karşı alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulduğu, Bölge Adliye Mahkemesi'nce istinaf başvurusunun kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir.
02.03.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanunun 24. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 363/1. maddesine göre, istinaf yoluna başvuru süresi, ilk derece mahkemesi kararının tefhim veya tebliğinden itibaren on gündür.


Somut olayda, icra mahkemesi kararı alacaklı vekiline 11.09.2019 tarihinde tefhim edildiği dolayısıyla istinaf başvuru süresinin kanun gereği tefhimden itibaren başlayacağı ancak buna rağmen, süre tutum dilekçesi verilmediği, istinaf dilekçesinin belirli süre geçirildikten sonra, 01.10.2019 tarihinde verildiği; bölge adliye mahkemesince istinaf dilekçesinin süresinde olmadığı gerekçesiyle istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerektiği halde, Anayasa Mahkemesi‘nin 26/06/2014 tarih ve 2012/855 sayılı kararına dayanarak; ilk derece mahkemesinin kararında istinafa başvuru süresinin tebliğ tarihinden itibaren başlatıldığından bahisle hak ihlali değerlendirilmesinde bulunmak suretiyle istinaf başvurusu süresinde sayılıp işin esası incelenmiş ise de, Anayasa Mahkemesi tarafından verilen hak ihlali kararının başvuru yapılan dosyaya özgü olduğu, genel mahkemede yargılama yapan diğer mahkemeleri bağlamayacağı,

Somut olayda istinaf ve temyize gelen alacaklının Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkını kullanmadığı bir başka deyişle kendisi hakkında hak ihlali kararı verilmediği anlaşılmakla, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi'nin 26/02/2020 tarihli, 2019/1345 Esas - 2020/318 Karar sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 14/12/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.