1. Hukuk Dairesi 2015/6634 E. , 2018/238 K.

Başlatan İçtihat, 03 Nisan 2021, 21:03:23

« önceki - sonraki »
avatar_İçtihat
1. Hukuk Dairesi         2015/6634 E.  ,  2018/238 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, mirasbırakanı ...'in kayden maliki olduğu 315 ve 1514 parsel sayılı taşınmazlarını oğlu olan davalıya mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak satış akti ile devrettiğini ileri sürerek, çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiştir.
Davalı, mirasbırakanın dava konusu taşınmazlar dışında 10 parça daha taşınmazının bulunduğunu, davacıdan mal kaçırma kastının olmadığını, sağlığında hak dengesini gözeten bir paylaşım yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine ilişkinolarak verilen karar, Dairece; “….Somut olayda; mirasbırakanın davacı kızına yaptığı herhangi bir taşınmaz temliki olmayıp, maddi yardımda bulunduğu, para verdiği iddiasının usulüne uygun olarak ispatlanamadığı da sabittir. Öyle ise, paylaştırma savunmasının kanıtlandığı söylenemez. Davalı bu beyanı ile bedel ödemediğini zımnen kabul etmiştir. Esasen, toplanan deliller de muvazaa olgusunu desteklemektedir. Dava konusu taşınmazın akit tarihindeki gerçek değeri ile akitteki değeri arasında fahiş fark bulunması, davalının mirasbırakan ile birlikte aynı evde yaşayıp babasına ait taşınmazların geliri ile geçimini temin etmesi, mirasbırakanın mal satmaya ihtiyacının, davalının ise aynı anda üç adet taşınmaz almaya mali gücünün bulunmaması gibi olgular birlikte değerlendirildiğinde işlemin danışıklı olduğu sonucuna varılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir.” gerekçesi ile bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, temliklerin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-K A R A R-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı vekilinin esasa yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Ancak, davanın taşınmazın aynına ilişkin olduğu ve harcı tamamlanan dava değeri üzerinden davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, eldeki davada davanın 10.000,00 TL gösterilmek ve harçlandırmak suretiyle açıldığı, keşfen belirlenen değer üzerinden tamamlama harcının yatırılmadığı gözetilerek davacı yararına harcı tamamlanan 10.000,00 TL üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken fazla vekalet ücretine hükmedilmesi hatalıdır.
Ne var ki; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; 2015 yılı A.A.Ü.T'nin 13. maddesi gözetilerek hükmün ( 4. ) bendinde yazılı ‘' 6.531,28 TL ‘' ibaresinin çıkarılmasına, yerine ‘' 1.500,00 TL ‘' ibaresinin yazılmasına, davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı H.M.K.'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Mesele yorum yapmakta değil, Mesele o yorumu gerekçelendirmekte. ÖKC (Özgür KOCA)

Benzer Konular (10)