Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları ? YEMİN EDA EDİLDİKTEN SONRA ,YALAN YERE YEMİN NEDENİYLE AÇILAN CEZA DAVASI, ESAS DAVA BAKIMINDAN BEKLETİCİ SORUN YAPILMAZ

Başlatan İçtihat, 15 Aralık 2019, 12:09:12

« önceki - sonraki »
avatar_İçtihat
Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları ? YEMİN EDA EDİLDİKTEN SONRA ,YALAN YERE YEMİN NEDENİYLE AÇILAN CEZA DAVASI, ESAS DAVA BAKIMINDAN BEKLETİCİ SORUN YAPILMAZ

T.C
YARGITAY
22. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO.2016/23501
KARAR NO.2019/21255
KARAR TARİHİ.14.11.2019
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK


>YEMİN EDA EDİLDİKTEN SONRA , YALAN YERE YEMİN NEDENİYLE AÇILAN CEZA DAVASI, ESAS DAVA BAKIMINDAN BEKLETİCİ SORUN YAPILMAZ.


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı
vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası
için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi,
gereği konuşulup düşünüldü:


KARAR

Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:

Davalı, davanın reddini talep etmiştir.

Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne,
kısmen reddine karar verilmiştir.



Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.


GEREKÇE.

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere
göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar
vermek gerekmiştir.

2-Davalının yemin deliline dayanıp dayanamayacağı ve yıllık izin ücret alacağı taraflar
arasındaki uyuşmazlık konusudur.Hukuk yargılamasında ispat araçlarından olan ?Yemin?
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 225 ve devamı maddelerinde
düzenlenmiştir.

Yasanın 225. maddesine göre, yeminin konusunu, davanın çözümü bakımından önem
taşıyan, çekişmeli olan ve kişinin kendisinden kaynaklanan vakıalar teşkil eder. Bir
kimsenin bir hususu bilmesi onun kendisinden kaynaklanan vakıa sayılır.
Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği vakıalar, bir işlemin geçerliliği için,
kanunen iki tarafın irade açıklamalarının yeterli görülmediği hâller ve yemin edecek
kimsenin namus ve onurunu etkileyecek veya onu ceza soruşturması ya da kovuşturması
ile karşı karşıya bırakacak konular yemin konusu olamaz (6100 sayılı Yasa Md. 226).
Uyuşmazlık konusu vakıanın ispatı için yeminden başka delili olduğunu beyan etmiş olan
taraf da yemin teklif edebilir. Yemin teklif olunan kimse, yemini edaya hazır olduğunu
bildirdikten sonra, diğer taraf teklifinden vazgeçerek başka bir delile dayanamaz ve yeni
bir delil de gösteremez. Yemin teklif edilen kimse, duruşmada bizzat hazır bulunmadığı
takdirde, kendisine yemin için bir davetiye çıkarılır. Yemin davetiyesine, yemine konu
hususlar hakkında sorulacak sorular ile geçerli bir özrü olmaksızın yemin için tayin olunan
gün ve saatte mahkemeye bizzat gelmediği veya gelip de yemini iade etmediği yahut
yemini eda etmekten kaçındığı takdirde, yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağı
yazılır (6100 sayılı Yasa Md. 227-228). Yemin için davet edilen kimse, tayin edilen gün ve
saatte mahkemede geçerli bir özrü olmaksızın bizzat hazır bulunmaz yahut hazır bulunup
da yemini iade etmez ya da yemini eda etmekten kaçınırsa yemin konusu vakıaları ikrar
etmiş sayılır. Kendisine yemin iade olunan kimse, yemin etmekten kaçınırsa yemin
konusu vakıa ispat edilememiş sayılır.Yeminin konusunu oluşturan vakıa, her iki tarafın
değil, yalnızca kendisine yemin teklif edilen tarafın şahsından kaynaklanıyorsa yemin iade
edilemez.Yemin edecek taraf gerçek kişi olup, yeminden evvel ölür veya fiil ehliyetini
kaybederse yemin teklif edilmemiş sayılır. Yemin, bizzat tarafa teklif olunur ve tarafça
eda yahut iade olunur. Taraflardan biri tüzel kişi yahut ergin olmayan veya kısıtlı bir
kimse ise onlar adına yapılmış bir işleme ilişkin vakıanın ispatı için yemin, tüzel kişiyi
temsile yetkili kişi veya organ yahut kanuni mümessil tarafından eda ya da iade olunabilir
(6100 sayılı Yasa Md. 229 ilâ 232).Yasanın 233. maddesi uyarınca, yemin mahkeme
huzurunda eda olunur. Hâkim, yeminin icrasından önce yemin edecek kimseye, hangi
konuda yemin edeceğini açıklar, yeminin anlam ve önemini anlatır ve yalan yere yemin
etmesi hâlinde cezalandırılacağı hususunda dikkatini çeker. Yemin edecek kimse, yemin
konusunun yeterli açıklıkta olmadığını ileri sürerse; hâkim, karşı tarafın görüşünü aldıktan
sonra derhâl bu konuda kararını verir. Değinilen madde gereğince yemin, "Size sorulan
sorular hakkında, gerçeğe uygun cevap vereceğinize ve hiçbir şey saklamayacağınıza
namusunuz, şerefiniz ve kutsal saydığınız bütün inanç ve değerler üzerine yemin eder
misiniz?" şeklinde yöneltilir ve yemin teklif edilen kimse tarafından "Bana sorulan sorular
hakkında gerçeğe uygun cevap vereceğime ve hiçbir şey saklamayacağıma namusum,
şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine yemin ediyorum." denilmek
suretiyle eda edilmiş sayılır.Yasanın 234 ve devamı maddeleri gereğince, okuma ve
yazma bilen sağır veya dilsizler, yemin hakkındaki beyanlarını yazıp imzalayarak yemin
ederler. Okuma ve yazma bilmeyen sağır veya dilsizler, işaretlerinden anlayan bir bilirkişi
aracılığıyla yemin ederler.Yemin edecek kimse, mahkemeye gelemeyecek kadar hasta
veya özürlü ise hâkim, bulunduğu yerde o kimseye yemin ettirir. Bu sırada isterlerse taraf
vekilleri ve karşı taraf da hazır bulunabilir. Mahkemenin yargı çevresi dışında oturan
kimse, yemin için davaya bakan mahkemeye gelmek zorundadır. Ancak, yemin edecek
kişi, mahkemenin bulunduğu il dışında oturuyor ve bulunduğu yerde aynı anda ses ve
görüntü nakledilmesi yolu ile yemin icrası mümkün değil ise istinabe yolu ile yemin
ettirilir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 237 ve müteakip maddeleri uyarınca,
hâkim, eksik olan noktaları tamamlamak veya açık olmayan hususları aydınlatmak için
yeminin konusu ile bağlantılı gördüğü soruları yemin eden kimseye sorabilir. Hâkim,
yemin eden kimsenin beyanını dinleyip tutanağa geçirir ve yazılanları yüksek sesle
huzurunda okur; beyanında ısrar edip etmediğini sorar ve verilen cevabı tutanağa
kaydeder. Yemin eda edildikten sonra, yalan yere yemin nedeniyle açılan ceza davası,
esas dava bakımından bekletici sorun yapılamaz.Somut olayda; davalı taraf cevap
dilekçesinde yemin deliline dayanmış, UYAP ortamında gönderilen 15.02.2016 e-imza
tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde davacıya yıllık izinler konusunda yemin teklif
ettikleri beyanında bulunmuş ancak Mahkemece herhangi bir gerekçe belirtilmeksizin bu
teklifin yerine getirilmediği anlaşılmaktadır.Yıllık izin ücreti alacağı yönünden yemin delili
değerlendirilmeksizin ve davacıya usulüne uygun yemin yaptırılmaksızın hukuki
dinlenilme hakkı ihlal edilerek eksik dosya kapsamına göre karar verilmesi hatalıdır.

SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan
temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.11.2019 gününde oy birliğiyle karar
verildi.

İstatistikler: Gönderilme zamanı gönderen teoman ? 10 Ara 2019 05:27




Source: Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları ? YEMİN EDA EDİLDİKTEN SONRA ,YALAN YERE YEMİN NEDENİYLE AÇILAN CEZA DAVASI, ESAS DAVA BAKIMINDAN BEKLETİCİ SORUN YAPILMAZ

Benzer Konular (10)