EL ATMANIN ÖNLENMESİ İLANEN TEBLİGAT ÜZERİNE KARARDAN KESİTLER

Başlatan By-leyl-i Lal, 04 Ekim 2015, 11:14:08

« önceki - sonraki »
avatar_By-leyl-i Lal
KARAR : Dava,el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir.

Mahkemece,dava tarihinden sonra taşınmazın boşaltıldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davalıya gönderilen dava dilekçesinin mernis adresi olduğundan bahisle 6.8.2012 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi uyarınca muhtara bırakıldığı,aynı adrese gönderilen sonraki tebligatların ise iade edildiği,Tefenni İlçe Nüfus Müdürlüğünden gelen 15.1.2013 tarihli yazıdan davalının 3.4.2012 tarihinden 23.7.2012 tarihine dek mernisteki adresinin davaya konu taşınmaz olarak göründüğü 23.7.2012 tarihinde sonra başka bir adrese nakledildiği dava dilekçesinin davalıya gönderildiği tarihte davalının başka bir yerde ikamet ettiği ve mernis adresinin de davaya konu taşınmaz olmadığı anlaşıldığına göre dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır.

Hemen belirtilmelidir ki,yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi,iddia ve savunmayla ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi davanın süratle sonuçlandırabilmesi,öncelikle tarafların yargılama gününden haberdar edilmesiyle mümkündür. Kişinin,hangi yargı merciinde duruşmasının bulunduğunu,hakkındaki iddia ve isnatların nelerden ibaret olduğunu bilebilmesi,usulüne uygun olarak tebligat yapılmasıyla sağlanabilir. H.M.K.27. maddesi hükmünde çok açık bir şekilde vurgulanan temel kurala göre,hukuki dinlenilme hakkına riayet edilmeden başka bir ifadeyle tarafları dinlemeden,onları,iddia ve savunmalarını bildirmeleri için usulüne uygun olarak davet etmeden mahkeme hükmünü veremez. Bu bakımdan davetin ve bunun yazılı şeklinin (davetiyenin) davadaki önemi büyüktür.

Öte yandan,tebligatın nasıl ve kimlere yapılacağı adres araştırması ve tespitinin yöntemi 7201 Sayılı Tebligat Kanununda gösterilmiş,5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 48 ve diğer maddelerinde de adres bilgilerinin tutulması,güncellenmesi ve kullanılmasıyla ilgili hükümler öngörülmüştür.

Öncelikle; yasaya uygun biçimde taraf teşkilinin tamamlanmasından sonra işin esasına girilmesi,deliller toplanarak bir sonuca ulaşılması asıldır. Değinilen işlemleri sebebiyle tebligat,bilgilendirme yanında,belgelendirme özelliği de bulunan bir usuli işlemdir. Tebliğle ilgili Tebligat Kanunu ve Tüzük hükümleri şeklidir. Bu nedenle,tebligata dair yasal hükümlerin gözden uzak tutulmaması ve uygulanması zorunludur. Kural olarak 'tebligat' tebligat yapılacak kişiye bilinen en son adresinde yapılır. (Teb. K. 10. md.) Son adreste bulunamamışsa,tebliğ memuru bulunabileceği adresi araştırır. Bulamazsa,durumu Muhtarlığa onaylatmak suretiyle saptar. (Teb. K28 md.) Tebliği çıkaran kuruluşa bildirir. İlgili kuruluş adresi kişinin mensubu olduğu kurumlardan Tapu,Muhtarlık,Nüfus,Vergi Dairesi,Belediye idaresinden adresini araştırır. Buna rağmen,adres tespit edilemezse adres meçhul sayılarak ilanen tebligat kararı verilebilir. (Teb. K 46. md.) Özetlenen ilkeler,yasal ve yargısal uygulamalarla benimsenmiş öğretide de bu yönde görüşler ifade edilmiştir. (B. Kuru H.U.M.K.2. Cilt s. 1582-1583)

O halde,yukarda belirtilen işlemler yapılmaksızın ve ilkeler göz ardı edilerek sonuca gidilmiş olmasının doğru olduğu kabul edilemez. Esasen,taraf teşkilinin sağlanması Anayasanın 90 /son maddesi delaletiyle AİHS'nin 6. maddesi hükmü uyarınca adil yargılanma hakkının da bir gereğidir. Bu durumda dava dilekçesinin yöntemine uygun tebliğinden söz edilemez. Bunun sonucu olarak da davalının eldeki davada savunma hakkını kullanamadığı aşikardır.

Hal böyle olunca; dava dilekçesini usulüne uygun şekilde davalıya tebliğ edilerek taraf teşkilinin sağlanması,ondan sonra yanların gösterecekleri delillerin eksiksiz olarak toplanması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken değinilen hususlar gözardı edilerek yazılı olduğu üzere karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Davalı tarafın temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile,hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 Sayılı Kanunun geçici 3. maddesi yollaması ile) 1086 Sayılı H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene iadesine,27.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Gülüşlerim yüregimin sessiz cıglıklarının imzasıdır..Elinde ne varsa hayata dair,ötesi hiçbir şey ya da vesair...Hani demiş ya şair: Mutluluğu sende bulan senindir; ötesi misafir...
BY-KA-DE-ME

Benzer Konular (10)

848

Yanıtlar: 0
Gösterim: 4389

2577

Yanıtlar: 0
Gösterim: 4161

682

Yanıtlar: 0
Gösterim: 4152