8. Hukuk Dairesi 2017/13630 E. , 2018/17069 K

Başlatan İçtihat, 04 Nisan 2021, 04:27:29

« önceki - sonraki »
avatar_İçtihat
8. Hukuk Dairesi         2017/13630 E.  ,  2018/17069 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : ...... ............ Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi



Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda ...... İcra Hukuk Mahkemesi hükmüne karşı, davacı ile davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması sonunda ...... ............ Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmiş, bu kez davalı vekili ile davacı vekilinin ............ Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı alacaklı 04.02.2015 tarihli yazılı kira akdine dayanarak 15.11.2016 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile 2016 yılı ........................ aylarına ilişkin bakiye kira bedeli, depo kira bedeli ile halkla ilişkiler bedeli, ......... tüketim bedeli, ortak gider bedeli, ihtiyati haciz vekalet ücreti ve ihtiyati haciz harç ve masrafı olmak üzere işlemiş faizi ile birlikte toplam 32.468,14 TL'nin tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 24.11.2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu vekili 30.11.2016 tarihli itiraz dilekçesinde; müvekkilinin alacaklı tarafa herhangi bir borcu olmadığını bildirerek takip konusu alacağın tamamına tüm ferileriyle birlikte itiraz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davalı borçlu vekilinin 10.000 TL'lik kira ödemesinin 13.12.2016 tarihinde ...... aracılığı ile yapıldığını ileri sürerek dekont ibraz ettiği, ayrıca müvekkili tarafından davacı alacaklıya verilmiş olan teminat mektubunun 26.12.2016 tarihinde nakde çevrilmiş olduğunu belirterek, yapılan bu ödemeler sonucu davacı alacaklıya kira borcunun kalmadığını iddia ettiği, 15.11.2016 tarihli ödeme emri içeriğine göre davalı borçlunun kira borcu toplamının 16.943,84 TL olduğu, ödeme emri davalı borçluya 24.11.2016 tarihinde tebliğ edilmiş olup, ödeme emrinin tebliğinden 19 gün sonra ...... aracılığı ile yapılmış olan 10.000 TL'lik kira borcu ödemesi geçerli bir ödeme ise de, kira borcunun tamamının ödenmemiş olması nedeniyle tahliye koşullarının oluştuğu kanısına varılmakla davalı borçlunun tahliyesine, davacı alacaklının aynı takipte, halkla ilişkiler bedeli, ......... tüketim bedeli, noter bildirim yansıtma bedeli, ortak gider gibi bir kısım alacak kalemleri yönünden de talepte bulunduğu, somut olayda davacı alacaklının belirtilen alacaklar yönünden sadece kendisi tarafından düzenlenmiş olan faturalara dayanmış olup, bu faturaların İİK'nin 68.maddesinde sayılan belgeler olarak kabul edilemeyeceğinden bu alacak kalemleri yönünden itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili ve davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ............ Adliye Mahkemesince, davacı alacaklının kira alacağı yanında diğer yan giderlere yönelik itirazın kaldırılmasını isteyebilmesinin ancak kendisi tarafından ödendiğini belgelendirmesi ile mümkün olduğu, istinaf konusu yapılan söz konusu giderlerin davacı alacaklı tarafından ödendiğine dair 68.maddesi anlamında yazılı bir belge sunulmadığından bu kısma yönelik itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirmesi halinde davanın reddi kararı esasa ilişkin olmayıp usule ilişkin olduğundan davacı aleyhine reddedilen kısım yönünden icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru olmadığından ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden davacının istinaf talebinin kısmen kabulüne, kararının hüküm fıkrasında yer alan E bendli bölümün hükümden çıkarılmasına, yerine 'davalının tazminat isteminin reddine' yazılmasına, bu suretle kararın düzeltilmesine, davacının fazlaya ilişkin istinaf isteminin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekili ve davalı vekiline 01.03.2017 tarihinde tefhim edilmiş, davacı tarafça 08.03.2017 tarihinde, davalı tarafça ise 06.03.2017 tarihinde istinaf dilekçesi verilmekle ve gerekli istinaf karar harcı ve başvuru harcı yatırılarak süresinde istinaf yoluna başvurulmuştur.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-2 maddesinde, davanın esasıyla ilgili yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı taktirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Anılan hükme göre İlk Derece Mahkemesi kararının tümüyle kaldırılıp, ............ Adliye Mahkemesince yeniden hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir. Ayrıca ............ Adliye Mahkemesince davacının istinaf istemi hakkında karar verilmiş ise de, davalının istinaf istemleri değerlendirilmemiş ve davalının istinaf istemleri hakkında olumlu olumsuz karar verilmemiştir. Buna göre; tarafların her birinin istinaf istemleri hakkında değerlendirme yapılarak İlk Derece Mahkemesi kararında hata varsa hatalar giderilerek yeniden hüküm kurulması zorunlu olup, ............ Adliye Mahkemesince davalının istinaf istemlerinin hüküm ve değerlendirme dışı tutulması da doğru olmamıştır
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İİK'nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken HMK'nin 373/2. maddesi uyarınca ............ Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, dosyanın kararı veren ............ Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 10/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



Mesele yorum yapmakta değil, Mesele o yorumu gerekçelendirmekte. ÖKC (Özgür KOCA)

Benzer Konular (10)