ADANA İCRA HUKUK MAHKEMESİ KARARI VE YARGITAY BOZMA İLAMI KARŞILAŞTIRMASI

Başlatan By-leyl-i Lal, 04 Aralık 2014, 15:36:40

« önceki - sonraki »
avatar_By-leyl-i Lal
TÜRK MİLLETİ ADINA

   T.C.
   ADANA
   4. İCRA HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO   : 2013/407 Esas
KARAR NO   : 2013/507

HAKİM   : .....................KATİP   : ...............
DAVACI    : .....................................VEKİLİ   : Av. ............
DAVALI    : ....................................VEKİLİ   : Av. .............................
DAVA   : Şikayet (İcra Memur Muamelesi)
DAVA TARİHİ   : 26/07/2013
KARAR TARİHİ   : 14/11/2013
GEREKÇELİ KARARIN YAZIM TARİHİ          : 28/11/2013   
Mahkememizde görülmekte bulunan Şikayet (İcra Memur Muamelesi) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
Mahkememizde görülmekte bulunan Şikayet (İcra Memur Muamelesi) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Adana 1.icra müdürlüğünün 2008/3083 esas sayılı dosyasında 19/01/2010 tarihinde taraflar protokol düzenleyerek asıl alacak bakiyesinin 1.330.000 TL olarak belirlendiğini, icra dosyasının hesabında cezaevi harcının alacaklıdan alınarak 19/01/2010 tarih öncesi  ödemelerin de protokolden asıl alacaktan düşülmesi sebebiyle Adana 4.icra hukuk mahkemesine şikayet yoluna gidildiğini yapılan bilirkişi hesaplamasında borçludan 20.992,48 TL fazla harç alındığı ve bu harcın borçluya iade edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, mahkeme dosyasının karara çıkmasının akabinde borçlu tarafından icra dosyasına bu miktar paranın iadesi hususunda talep açıldığı ve icra müdürlüğü tarafından 22/07/2013 tarihli kararla bu miktar paranın kendilerinden iadesi hususunda muhtıra gönderildiğini, anılan muhtıra gereğince istenilen miktarın icra dosyasına yatırıldığını, ancak icra müdürlüğünce mahkeme kararındaki bilirkişi raporu sorgulanmadan ve yeniden hesap yapma yoluna gidilmeden bu miktarın istenildiğini yapılan hesaplamanın yanlış olduğunu beyanla 22/07/2013 tarihli icra müdürlüğü kararının iptaline, dosyanın hesabının bilirkişi marifeti ile yapılarak bakiye alacak miktarının belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir.
Adana 1. İcra müdürlüğünün 2008/3083 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafça davalı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine haciz yolu ile takip yapıldığı,  takibin kesinleştiği ve icra müdürlüğünce tarafların yapmış oldukları protokol gereğince kapak hesabı yapıldığı,  davacı alacaklı tarafça icra müdürlüğünce yapılan 25/12/2012 tarihli işlemle ilgili olarak  Adana 4.icra hukuk mahkemesine şikayet yoluna gidildiği ve Adana 4.icra hukuk mahkemesinin 2012/614  esas sayılı dosyasındaki bilirkişi raporunda  borçludan 20.992,48 TL fazla harç alındığı ve bu harcın borçluya iade edilmesi gerektiği belirtilerek alacaklı tarafından açılan davanın reddine karar verildiği, karar gereğince borçlu tarafından icra müdürlüğüne müracaat edilerek mahkeme ilamındaki bilirkişi raporunda tespit edilen miktarın kendilerine iadesini talep ettiği  ve icra müdürlüğü tarafından 22/07/2013 tarihli kararla 20.992,48 TL'nin  alacaklıdan iadesi hususunda muhtıra gönderildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin 2012/614 esas 2013/264 karar sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı vekili dava dilekçesinde; Adana 1. İcra müdürlüğünün 2008/3083 esas sayılı takip dosyasında 19/01/2010 tarihinde tarafların protokol düzenlediğini, protokol gereği asıl alacak bakiyesinin 130.000.000,00 TL olarak belirlendiğini, protokolün 9. Maddesinde de harçların borçlu tarafından karşılanacağının hüküm altına alındığını, icra müdürlüğü tarafından  maddi hata sonucu eksik ödeme ile infaz edildiğini ve dosyadaki hacizlerin kaldırıldığını, talep üzerine dosyanın kapak hesabının yapıldığı ve 20/12/2012 tarihinde dosyada 29.866,70 TL bakiye alacağının olduğuna karar  verildiğini ve dosyanın yeniden işleme alındığını, karar gereği gerekli yerlere yeniden haciz müzekkeresi  hazırlanıp gönderildiğini, bu kararın akabinde 25/12/2012 tarihinde borçlu vekilinin  talebi üzerine yeni hesaplamada 26.357,10 bakiye alacak olduğunu, bu miktarın 18.347,10 TL si sehven harç olarak kesildiğini,  Maliye tarafından dosyaya iade edilmesine, bakiye 8.010,00 TL sinin borçlu tarafından ödenmesine karar verildiğini, 8.010,00 TL borçlu vekili tarafından icra dosyasına ödendiğini ve bu miktarın icra dosyasından çekildiğini, icra müdürlüğü tarafından dosyanın bu şekilde infaz olduğuna karar verilerek ve dosyadaki hacizler bir kere daha kaldırıldığını, bu sebeplerle İcra Müdürlüğünce yapılan hesaplamanın hatalı olduğunu ve İcra Müdürlüğünün dosyayı infaz ederek işlemden kaldırması işleminin iptali gerektiğini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin davanın reddini talep ettiği
Adana 1. İcra müdürlüğünün 2008/3083 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklı tarafça davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine haciz yolu ile takip yapıldığı,  takibin kesinleştiği ve icra müdürlüğünce tarafların yapmış oldukları protokol gereğince kapak hesabı yapıldığı, 20/12/2012 tarihinde dosyada 29.866,70 TL bakiye alacağının olduğuna karar  verildiği ve dosyanın yeniden işleme alındığı, karar gereği gerekli yerlere yeniden haciz müzekkeresi  hazırlanıp gönderildiği, bu kararın akabinde 25/12/2012 tarihinde borçlu vekilinin  talebi üzerine yeni hesaplamada 26.357,10 bakiye alacak olduğu, bu miktarın 18.347,10 TL si sehven harç olarak kesildiği,  Maliye tarafından dosyaya iade edilmesine, bakiye 8.010,00 TL sinin borçlu tarafından ödenmesine karar verildiği, 8.010,00 TL borçlu vekili tarafından icra dosyasına ödendiği ve bu miktarın icra dosyasından çekildiği, icra müdürlüğü tarafından dosyanın bu şekilde infaz olduğuna karar verilerek ve dosyadaki hacizler bir kere daha kaldırıldığı ve davacı tarafça icra müdürlüğünce yapılan 25/12/2012 tarihli işlemin şikayet edildiği görülmüştür. Mahkememizce davacı ve davalının iddiaları doğrultusunda taraflar arasında düzenlenen protokol ve icra dosyası dikkate alınmak suretiyle 25/12/2012 tarihi itibarıyla kapak hesabının yapılması konusunda rapor alınmak üzere bilirkişiye tevdi edilmiş olup, hesap bilirkişi Av.Nilgün İnal tarafından mahkememize sunulan 10/06/2013 tarihli raporunda " Taraflar arasındaki protokolün 1 numaralı bendine ve takip eden maddelerine göre işbu protokolün icra dosyasında vücut bulan borcun tasfiyesine ve taraflar arasında mevcut davaların sonlandırılmasına yönelik bir protokol olduğu, ilk maddede borç miktarının belirlendiği  ve bakiye borç miktarı veya bu tarihten sonraki borç miktarı denilmediği gibi adana 1. icra müdürlüğü'nün 2008/3085 esas sayılı dosyasındaki alacak denilmek suretiyle bu dosyada mündemiç borç miktarına atıf yapılarak borç miktarının ferden ve muayyen bir şekilde belirlendiği, bu nedenle de adana 1. icra müdürlüğü'nün 2008/3085 esas sayılı dosyasındaki alacaklı ve borçlu arasında anlaşılan toplam borç miktarının (protokol tarihinden önceki ödemelerin da aynı borca mahsuben yapıldığının kabulü ile) 1.330.000,00.-tl olduğunun kabulünün gerektiği,
Yine dosyaya sunulan 19.01.2010 tarihli protokolün 9 numaralı maddesinde, protokolün diğer maddelerinde bahsi geçen davalardan dolayı hiçbir suretle birbirlerinden avukatlık ücreti talep etmeyeceklerini, harçların ise borçlu tarafından ödeneceğinin kabul edildiği, dosyada mevcut hacizlerin borcun tasfiyesinden sonra kaldırılacağı öngörüldüğünden hacizlerin kaldırılmasını ve dosyanın infazen işlemden kaldırılmasını temin için de tahsil harcının borçluya ait olduğunun maddede belirtildiği, cezaevi harcının ise alacaklıya ait olduğunun yasaca belirlendiği, bu harcın mukavele ile dahi borçluya yükletilemeyeceğinin emsal Yargıtay kararları gereği olduğu,
Buna göre tahsil harcı ile birlikte toplam borç miktarının  1.419.419,52.-TL olduğu, takip açılışı esnasında alacaklı tarafından ödenen peşin harcın ve alacaklının borca mahsuben tapuda borçludan devir aldığı taşınmazın bedelinin haricen tahsil edildiğine yönelik beyanı doğrultusunda tahsil edilen %3.96 resmi tahsil harcının bu miktardan mahsubu ile  borçlunun ödemesi gereken bakiye tahsil harcının 77.834,52.-TL  olduğu, toplam olarak borçludan takip açılıştan itibaren 98.827,00.-TL tahsil harcının taksitler halinde her bir ödemede 98.827,00.-TL  olarak borçludan tahsil edildiği, bu durumda borçludan 20.992,48.-TL tahsil harcının fazladan tahsil edildiği, bu miktarın icra müdürlüğünce borçluya geri ödenmesinin  gerektiği,
25.12.2012 tarihine kadar borçludan 1.441.276,00.-TL'nin  tahsil edildiği, daha sonra dosyaya yatan kira bedellerinden (intifa hakkı nedeniyle) 9/10'luk kısmı olan 179.866,70.-TL'nin borçlu asil veya vekiline ödendiği, bu durumda  alacaklıya toplam olarak 1.261.409,30.-TL ödeme yapıldığı,
Yine protokolün 6. Maddesindeki anlaşma dahilinde borçlu tarafından alacaklıya tapuda devredilen Pozantı ilçesi, Bürücek köyündeki taşınmazın da taraflarca 150.000,00.-TL kabul edilmiş olduğundan, bu miktar üzerinden tahsil harcı alınmış ve borçtan mahsup edilmiş (tenzil edilmiş) olduğundan bu miktarın da alacaklıya yapılmış tahsilat olarak kabulünün gerektiği, bu durumda alacaklıya toplam  1.411.409,30.-TL ödeme yapıldığı, toplam dosya borcundan (protokol ile belirlenene göre) yapılan tahsilatların düşülmesi halinde 8.010,22.-TL bakiye borcun kaldığı, bu tutarın da 24.12.2012 tarihinde borçlu tarafından icra dosyasına yatırılmış olması nedeniyle dosyanın infaz olduğu " belirtilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan rapor mahkememizce uygun ve denetime açık olduğu tespit edilmiş olduğundan icra müdürlüğünün işlemi usul ve yasaya uygun bulunduğundan davanın Reddine dair karar verilmiş olduğu, verilen kararın da davacı tarafça temyizi üzerine gerekçeli kararın yazım aşamasında Yargıtay 12. Hukuk dairesinin 2013/28478 esas 2013/36354 karar sayılı ilamı ile Onanmasına karar verildiği görülmüş olup, Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde İcra mahkemesine ilişkin ilamların infazı için kesinleşmesine gerek olmadığından İcra memurluğunca yapılan işlem  mahkememizce dayanak olarak alınan bilirkişi raporuna uygun olarak yapıldığından İcra müdürlüğünün işlemi usul ve yasaya uygun bulunduğundan şikayetin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM      :Yukarıda açıklandığı üzere;
ŞİKAYETİN REDDİNE,
Yeterli harç alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafın yapmış olduğu harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Fazla yatan avansın Adalet Bakanlığı HMK Gider Avansı Tarifesinin 5.maddesine göre, karar kesinleştikten sonra talep sahibine elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden, yoksa PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine (gönderme masrafının avanstan karşılanmasına)
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca hesap ve takdir edilen 440  TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair,davacı vekili ile davalı vekili yönünden kararın tefhim tarihinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize verecekleri dilekçe veya mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunarak düzenlenecek tutanak ile yargı sınırları dışında ise bulunduğu icra mahkemesine verilecek dilekçe veya zabıt katibine beyanda bulunulmak sureti ile düzenlenecek tutanak ile Yargıtay'a temyiz yoluna başvurma hakkı olduğuna ilişkin, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar usulen okunup anlatıldı. 14/11/2013




T.C.
YARGITAY                                 
12. Hukuk Dairesi                                              
                                                                   T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A
                                                                    Y A R G I T A Y   İ L A M I
ESAS NO   : 2014/8683
KARAR NO   : 2014/11721

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ   : Adana 4. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ   : 14/11/2013
NUMARASI   : 2013/407-2013/507
DAVACI   : ALACAKLI:..............
DAVALI   : BORÇLU    :................
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ...........tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte alacaklı, borçlu ile yaptıkları protokolün uygulamasına dair icra müdürlüğü işlemini bir başka dosyada icra mahkemesine şikayet etmiş, o dosyada alınan bilirkişi raporuna dayalı olarak borçludan fazla alınan tahsil harcının kendisinden talep edilmesine dair işlemin iptalini istemiş, mahkemece istem, icra mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesine gerek olmadığı, icra memurluğunca yapılan işlem mahkemece dayanak alınan bilirkişi raporuna uygun olarak yapıldığından bahisle reddedilmiştir.
492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun 28/b maddesine göre, tahsil harcı, alacağın ödenmesi sırasında yatırılan paradan tahsil edilir. Tahsil edilen bu para, süresi içerisinde Vergi Dairesine yatırılır.
İcra ve İflas Kanunu'nun 15. maddesi ise, kanunda tersine hüküm bulunmadıkça, bütün harç ve masrafların borçluya ait olduğunu, bunların neticede ayrıca hüküm ve takibe hacet kalmaksızın borçludan tahsil olunacağını öngörmektedir.
Harçlar Kanunu'nun 32. maddesine göre, ilgilisi tarafından ödenmeyen harçları diğer taraf ödeyebilir ve ödenen bu para sonuçta ayrıca bir isteğe gerek olmaksızın hükümde nazara alınır.
Değinilen bu kanun hükümlerine göre, tahsil harcının sorumlusu daima borçludur (İcra ve İflas Kanunu, md.15). Bu harcın, Kanun (492 Sayılı Harçlar Kanunu, md.28/b) gereği icra dairesince alacağın ödenmesi sırasında yatırılan paradan tahsil edilmesi, sorumlusunun borçlu olduğu yönündeki düzenleme bakımından sonuca etkili değildir; borçlunun söz konusu sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Borçlunun borcu, yatırılan paradan kesilerek ödenen tahsil harcı kadar devam edeceğinden, alacaklının kesilen harç miktarı kadar takibe devam hakkı vardır. Yani, alacaklı, gerçekte borçlunun sorumluluğu altında bulunan ve ancak yatırılan paradan kesilen tahsil harcını borçludan alma hakkına sahiptir. Zaten alacağın tamamı karşılanana kadar tahsilata devam edilir.
Bu düzenlemelere paralel olarak; Hukuk Genel Kurulu'nun 22/09/2004 tarih ve E:2004/12-491 K:2004/413 sayılı kararında da, paranın tahsili anında Devletin harçla ilgili kaybını önlemek ve Harçlar Kanunu'nun 128. maddesindeki memur mesuliyetini azaltmak amacı ile ilerde borçludan alınmak üzere, tahsil harcının, alacaklıya ödeme yapıldığı sırada alacaklıdan alınacağı belirtilmiştir.
./..



-2-
ESAS NO   : 2014/8683
KARAR NO   : 2014/11721

Somut olayda, protokolden kaynaklanan uyuşmazlığın alacaklı tarafından şikayetine dair Adana 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/614 E 2013/264 K sayılı ilamının incelenmesinde, alacaklının şikayeti, protokol öncesi ödemelerin protokol kapsamına dahil olmadığına ve cezaevi harcından borçlunun sorumlu olmasına ilişkin olup, Mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda ise borçludan 20.992,48 TL fazladan tahsil harcı alındığı belirlemesi yapılmıştır.
Bu durumda, tahsil harcının alacaklıdan istenmesine dair işlem şikayetinde,  Adana 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/614 E 2013/264 K sayılı ilamında tahsil harcının alacaklıdan tahsiline dair bir hüküm bulunmadığından Mahkemenin, icra mahkemesine ilişkin ilamların infazı için kesinleşmesine gerek olmadığına dair gerekçesi yerinde olmadığı gibi atıf yapılan bilirkişi raporunda fazladan tahsil edilen 20.992,48 TL tahsil harcından kimin sorumlu olduğu belirtilmediğinden şikayete konu işlemin bilirkişi raporuna uygun yapıldığı yönündeki gerekçe de yerinde değildir.
O halde, Mahkemece, gerektiğinde bilirkişiye başvurulmak suretiyle, borçludan fazla tahsil harcı alınıp alınmadığı, şayet alındaysa bu tahsil harcının kime ödendiği, alacaklının fazladan tahsil edilen tahsil harcı kadar borçluya karşı takibe devam edip kesinti yapılan bu miktarı borçludan alıp almadığı hususlarının tespit edilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ve eksik incelemeye dayalı karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Başkan
E. UZUNER
Üye
S. ATALAY
Üye
M. USLU
Üye
Z. TURANLI
Üye
A. TUNCAL



UE
Gülüşlerim yüregimin sessiz cıglıklarının imzasıdır..Elinde ne varsa hayata dair,ötesi hiçbir şey ya da vesair...Hani demiş ya şair: Mutluluğu sende bulan senindir; ötesi misafir...
BY-KA-DE-ME

Benzer Konular (10)